Saturday, November 4, 2023

Depremlerin Önemi ve Depremlerden Alınan Dersler

Depremler, dünya genelinde yıllık olarak milyonlarca insanı etkileyen doğal afetler arasında yer almaktadır. Bu doğal olaylar, yaşanılan bölgelerde ciddi yıkımlara, can kayıplarına ve ekonomik kayıplara neden olabilirler. Depremler sırasında meydana gelen toprak kaymaları, bina yıkılmaları ve tsunamiler gibi etkiler, insan hayatı üzerinde derin izler bırakabilir.


Bu nedenle, depremler ve afet haberciliği konuları son derece önemlidir. Depremlerin doğası ve etkileri hakkında bilgi sahibi olmak, önleyici önlemler almayı ve afet anında nasıl davranılacağını anlamayı kolaylaştırır. Ayrıca, geçmiş depremlerden alınan dersler, gelecekteki hazırlıklar için büyük bir rol oynamaktadır.

Depremler, insanların dayanışmasını ve yardımlaşmasını da teşvik eder. Deprem sonrası toplumun bir araya gelip yardımlaşması, afetzedelerin acil ihtiyaçlarını karşılamak ve felaket sonrası iyileşme sürecine destek olmak için kritik bir öneme sahiptir.

Özellikle depremi yaşamış bireyler, bu tür afetlerin ciddiyetini ve hayatlarını nasıl etkileyebileceğini daha iyi anlarlar. Deprem anı ve sonrasını deneyimlemiş olanlar, bu konuda daha fazla farkındalık yaratmak ve bilinçli davranmak için önemli bir rol oynarlar.

Depremler hakkında bilgi sahibi olmak ve afet haberciliği konularına ilgi göstermek, toplumların daha güvenli ve hazırlıklı olmalarına katkı sağlar. Bu nedenle, depremlerin önemi ve depremlerden alınan dersler, herkesin üzerinde düşünmesi gereken konulardır.


Depremler ve Tanıklık Deneyimi

Yıkıcı ikiz depremlerin ardından insanlar enkazı ararken
 bir kadın tepki gösteriyor. Fotoğraf: Suhaib Salem/Reuters

Öncelikle herkese hoş geldiniz diyorum. Burada afet haberciliği dersini sunuyoruz. Hocamız da bu derse önem veriyor. Öncelikle, sunum sayfasını bulmam gerekiyor. Şimdi, ses kullanmadan doğrudan PowerPoint sunumu açmaya çalışayım.

Kalem kullanarak ilerlemeye başlayabilirim. Bu afet haberciliği dersinde, geçen hafta Çanakkale'de bulunan Bağdat İl Müdürü ile iletişim kurduk. Kendisi, Çanakkale'deki büyük depremler sonrası deprem bölgesine ulaştığını ve yaklaşık 45 gün boyunca çalışmalar yaptığını paylaştı. Bu dersimize öğretmen hocalarımız da katıldı ve deneyimlerini paylaştılar, yaşadıkları zorluklardan bahsettiler.

 Elbette, zorluklar zaman içinde azalmaya devam ediyor. Depremlerin sayısı ve büyüklüğü zaman içinde azalma eğiliminde. Ancak depremin meydana geldiği bölgedeki yer altı enerjisinin normale dönmesi de zaman alıyor. Bu nedenle artçı sarsıntılar oluyor ve zaman içinde azalıyorlar, ancak bu büyük depremlerin meydana gelmeyeceği anlamına gelmiyor.

Özellikle depremde hasar görmüş okullarda eğitim devam ediyor olabilir. Depremi yaşayan öğrenciler, öğretmenler ve aileleri için bu süreç zorlu olabilir. Ayrıca, deprem mühendisleri tekrar etmeye devam edebilir. Bu nedenle zorlu bir süreç devam ediyor. Özellikle öğretmenlerimizin afet haberciliği dersine katılması önemlidir, çünkü onlar depremin tanıklarıdır.

Deprem anı ve sonrasını yaşamışlardır. Onların tanıklıkları çok değerlidir. Deprem anında ve sonrasında neler yaşandığını anlamak önemlidir. Bu ders kapsamında, hocalarımızın sorularını ele aldık. Önceden bu soruları tartışmıştık.

Deprem öncesindeki durumu da sorabiliriz. Örneğin, 2012 yılında Kahramanmaraş'a gitmiştim ve deprem öncesi durumu hakkında bilgi sahibiyim. Maraş'ta, Elbistan'da maden sahası projemiz vardı ve orada bir yıl geçirmiştik. Dönüşte Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı'nı ziyaret etmiştik. Orada deprem tehlikesi hakkında konuşmuştum.

Şimdi, deprem sırasında neler yaşandı? Hepimiz o anı hatırlıyoruz. Deprem sırasında olanlarla ilgili bilgi sahibiyiz. Ancak, deprem sırasında etkilenen milyonlarca insanın içinde olmadık, bu nedenle depremin etkilerini tam olarak deneyimleyemedik.

Beklenmeyen Büyük Depremin İzleri

Türkiye'nin güneyindeki Samandağ'da yıkılan binaların
 enkazının yanından motosikletiyle geçen bir adam,
22 Şubat 2023. | Fotoğraf Kredisi: Emrah Gürel/AP

Büyük bir depremin meydana geldiğinde, çoğumuz bu kadar büyük bir felaketin gerçekleşeceğini asla tahmin etmemiştik. Bu kadar geniş bir nüfusu etkileyeceğini, binlerce insanın hayatını etkileyeceğini hayal dahi edememiştik. Bir büyük depremin, 15 ilde binaların yıkılacağını ve birçok insanın etkileneceğini, hatta okulların zarar göreceğini düşünmek aklımıza gelmemişti. Ancak, maalesef hayal etmediğimiz şeyler başımıza geldi.

Peki, bu tür bir felaketi bekliyor muyduk? Evet, bekliyorduk. Ancak beklentilerimiz bu kadar büyük bir depreme yönelik değildi. Şimdi, bu sorulara odaklandığımızda, Kahramanmaraş depremleri sırasında neler yaşandığını göz önüne alalım. Öğrencilerimden aldığım sorulara biraz daha yakından bakalım.

6/2/2023 tarihindeki Kahramanmaraş depremleri sırasında neredeydiniz?" Özellikle bir öğrencim, deprem sırasında uyanık olduğunu ve kardeşiyle birlikte film izlediğini ve deprem anında sınıfta yaşadıklarını anlattı. Uyanık olmak depremi nasıl deneyimlediğinizi önemli bir ayrıntıdır.

Deprem sırasında nerede olduğunuzu, ne yaptığınızı belirtmek önemlidir. İl, ilçe, mahalle ve bina bilgileri bu konuda yeterlidir. Hangi ilde ve ilçede olduğunuzu belirtmek bize yeterli olacaktır.


Deprem Anında İnsan Tepkileri ve Önlemleri


Deprem Olduğunda Nasıl Güvende Kalınır?

"Deprem sırasında hangi önlemleri aldınız?" Ülkemizde her yıl okullarda deprem tatbikatları yapılması zorunlu hale gelmiştir. Ancak, bu tatbikatlar dışında deprem anında neler yaptınız? Bu tür önlemler, gece veya gündüz meydana gelen depremlerde farklılık gösterebilir. Çökmek, oturmak, kapandı mı, cenin pozisyonu almak gibi önlemler, deprem anında alınan önemli tedbirlerdir.

Evet, bu konu hakkında nasıl bir açıklama yapabilirim? Aslında fazla bilgim yok. Ancak, deprem sırasında insanların nasıl tepki verdiklerini düşünerek bazı önerilerde bulunabilirim. Kimileri belki "uyandık, çöktük, tutunduk, kapandık" gibi tepkiler vermiş olabilir ve bu oldukça ilginç olabilir. Evet, deprem sonrasında aile üyeleri ve komşularınızın durumu hakkında bilgi verir misiniz? Tabii ki, bu da oldukça önemlidir.

Depremler Sonrası Toplumun Dayanışması ve Önemli Dersler

6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye'nin güneyinde ve
Suriye'nin kuzeyinde meydana gelen depremler,
büyük hasara ve binlerce insanın kaybına yol açarak
depremlerin hala dünyanın en ölümcül doğal felaketi
 olduğunu vurgular.

Özellikle benim yaşadığım apartman, 100 daireye sahiptir. 6/9/2010 tarihinde Marmara'da 5.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu deprem sırasında, insanlar panik içindeydiler. Ben bir kapıyı açtığımda, hemen yanımda koşan insanlar vardı ve panik durumu vardı. Bu da, insanların durumlarının iyi olmadığını gösteriyor.

Deprem sonrası aile üyeleri ve komşularınızın durumu hakkında bilgi vermek önemlidir. Benim yaşadığım binada bir şanssızlık yaşanmadı, ancak yan binada 33 kişi öldü ve bu durum hakkında bilgi verebilirim. Buna benzer aile ve komşularınızın durumu hakkında bilgi vermek, depremin etkilerini daha iyi anlamamıza yardımcı olur.

Depremin etkileri konusunda neler yaşadınız veya gözlemlediniz? 1999 depremi sırasında ben Tokyo'daydım ve Türkiye'ye dönüş yolundaydım. Deprem anında, telefonla öğrenmiştim ve hemen dönüş yapmıştım. Avcılar'da yaşanan deprem hakkında bilgi verildi. Avcılar, etkilenen iller arasında büyük nüfusa sahip bir ilçedir. Bu olayı anlatırken, insanların dayanışması ve yardımlaşması önemlidir.

Yardım talebinde bulundunuz mu? Bu da önemli bir sorudur. Deprem sonrasında yardım talebinde bulundunuz mu ve yardım aldınız mı? Bu tür sorular, toplumun dayanışması hakkında önemli ipuçları sunar. Dayanışmanın nasıl bir durumda olduğunu anlamak da önemlidir.

İşte buradaki afet ekipleri yerel saatlerce hızlı bir şekilde yanıt veriyorlar. Bu kritik 20 saat içinde, komşular arasındaki dayanışma büyük önem taşıyor. Bu süreçte, depremin etkilediği bölgelerdeki insanların birbirlerine destek olmaları çok kritik.

Bu süre zarfında, sizi 20 saat sonra depremin etkisi altındaki bölgelere gitmiş olabilirsiniz, örneğin Adana veya Malatya. Bu noktada, ilk 24 saat önemlidir, normalde "kritik 72 saat" dediğimiz sürenin başlangıcıdır. Toplum dayanışması bu süreçte büyük önem taşır, canlı tanıklıklar da bu konuda çok değerlidir. Tabii ki hocalarımızın bu konudaki bilgileri çok kıymetli olacaktır.

Depremlerden öğrendiğiniz önemli dersler nelerdir? Benim için, 1999 depremi öncesinde yaşadığım deneyim çok değerlidir. İnsanlar, yaşadıkları binaların depreme karşı hazır olup olmadığını sorgulamalı ve gerektiğinde güçlendirmeler veya yenilemeler yapmalıdır. Bu tür önlemler hayat kurtarabilir ve mülkiyet değerini artırabilir.

Depremler ve Toplumsal Hazırlık

Deprem ve tsunamiye hazırlık sosyal medya paketi

Deprem sonrası toplumun dayanışması ve hazırlık konusunda neler düşünüyorsunuz? Öğretmen hocalarımızın okullardaki eğitimlere daha fazla katkı sağlamaları veya üniversitelerle işbirliği yapmaları önemli olabilir. Afetlerle karşılaşmış hocalarımız, bu konuda daha fazla bilgi ve deneyim sunabilirler.

Kahramanmaraş'ı afetlere karşı daha güvenli hale getirmek için neler yapılabilir? Şu an hocalarımızın çoğu Çanakkale'de, bu nedenle orada kendimizi daha güvende hissedebiliyor muyuz? Bu konuda daha fazla işbirliği ve hazırlık yapılabilir. Afet müdürlüğünün önceki döneminde neler yapıldı konusunda bir bilgi alamadım, ancak gelecekte daha fazla işbirliği ve projelerle bu konuda daha fazla çalışma yapılabilir.

Şu anki durumlar ve gelecekte alınacak önlemlerle, toplumun afetlere karşı daha güvende hissetmesi önemlidir. Şimdi diğer bölüme geçelim. Bu kısımda iki soru var. İkinci bölümde sorulara odaklanalım.

İkinci bölümde, öğretmenimiz depremlerin şiddeti hakkında daha fazla ayrıntıya girmiş gibi görünüyor. Elbistan'da 7.6 büyüklüğünde bir depremi yaşadığınızı ve ardından 7.7 büyüklüğünde bir depremi hissettiğinizi söylüyorsunuz. Depremin ardından daha büyük bir deprem olmayacağını düşünebilirsiniz, ancak 9 saat sonra hemen neredeyse aynı büyüklükte bir depremin meydana gelmesi gerçekten ilginç. 1509'da İstanbul'da meydana gelen deprem, nüfusu 100 bin olan bir şehir için büyük bir felaketti. Bu deprem 7.2 büyüklüğündeydi ve nüfusun yüzde beşi öldü. Bu, tek bir depremde büyük bir felaketin ötesindeydi. Şimdi İstanbul'da 15 milyon nüfus var ve böyle bir deprem şehri mahvedebilir. Yani, depremler gerçekten ciddi bir tehdit oluşturuyor ve bu konuda hazırlıklı olmamız gerekiyor.

Depremlerin etki süresi, şiddeti ve sıklığı hakkında ne gözlemlediniz? Deprem anında aile üyeleri ve komşularınızın durumu hakkında nasıl bir deneyim yaşadınız?

Evet, bu konularda gözlemledikleriniz ve deneyimledikleriniz gerçekten önemli. Hangi önlemler aldınız veya almayı planlıyorsunuz? Deprem sonrası yardımlaşma ve toplum dayanışması çalışmaları nelerdir? Öğrencinizi kurtarmak için gösterdiğiniz çaba takdire değer. Deprem sonrası hayatta kalmak ve yardımlaşmak çok önemlidir.

Evet, Çanakkale'deki sıkıntılar ve ulaşım imkanlarının olmaması gerçekten zorlayıcı olabilir. Özellikle depremler sonrası yer değiştirmek veya yardım almak istediğinizde bu tür engellerle karşılaşmak, insanların dayanışma ihtiyacını daha da belirgin hale getirebilir.

Depremler sonrasında toplumun dayanışması ve yardımlaşması gerçekten kritik bir rol oynar. İnsanlar bir araya gelir, yardımlaşır ve felaketi atlatmaya çalışır. Bu tür zorlu durumlar toplumun birlik ve dayanışma potansiyelini ortaya çıkarır.

Gelecekte daha hazırlıklı olmak için atılacak adımlar her zaman önemlidir. Depremler gibi afetlere karşı bilinçli olmak, acil durum planları yapmak ve deprem sonrası yardımlaşma ağlarını güçlendirmek büyük bir öneme sahiptir.

Bahsettiğiniz türden muhabirleri bulup röportaj yapmak harika bir fikir olabilir. Onların gözünden depremi ve sonrasındaki olayları dinlemek, öğrencilere gerçek hayatta nasıl davranmaları gerektiği konusunda değerli öğretiler sunabilir.

Evet, deprem sonrası haberleşme ve bilgi akışı gerçekten önemlidir. Afet habercileri, olay yerinde yaşananları halka aktararak yardım ve koordinasyon sağlarlar. Onlara ulaşmak ve onların deneyimlerini paylaşmak bu dersin amacına uygun olacaktır.

Kahramanmaraş depremleri ve bu tür afetlerin ilk aşamaları hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak, gelecekteki hazırlıklarımız için büyük bir katkı sağlayabilir. Bu konuda yapılacak araştırmalar, öğrencilerin afetlere karşı daha iyi hazırlıklı olmalarına yardımcı olabilir.

Deprem Sonrası Deneyimler ve Geleceğe Hazırlık

Deprem sonrası toparlanmada mimarlık
nasıl bir rol oynayabilir?

Depremin sona erdikten sonra neler yaptınız? Evde miydiniz, dışarıda mıydınız yoksa güvende bir yerde miydiniz?

Güvende olabilecek bir yer bulma konusundaki gözlemleriniz nelerdir? Bu tür bir yer bulabildiniz mi?

Ailenizin ve yakınlarınızın durumu hakkında neler gözlemlediniz veya bilgi aldınız? Kurtarılmayı bekleyen insanlara nasıl yardım edebilirsiniz? Öğretmen olarak kurtarılmayı bekleyen bir binanın altında öğrenciniz varsa, bu tür bir durumla nasıl başa çıkabilirsiniz?

Deprem sonrası barınma sorununu nasıl çözdünüz? Evde mi kaldınız, yakınlarınıza mı sığındınız yoksa geçici barınma yerleri mi aradınız?

Okulunuzun durumu hakkında neler yaşadınız veya gözlemlediniz? Eğitim süreci nasıl etkilendi? Örneğin, çadırlarda eğitim verildiğini gözlemlediniz. Ayrıca, eğitim konusunda farklı coğrafyalardan örnekler vererek eğitimin sürekli olduğu birkaç örnek verdiniz.

Deprem sonrası toplum dayanışması konusunda deneyiminizi paylaşır mısınız? Ayrıca, gelecekte benzer bir afete hazırlıklı olmak için neler yapmayı düşünüyorsunuz?

 Güncel durumla ilgili bazı bilgilere sahibiz. Hatay'da hala bazı öğretmenlerimiz bulunuyor, ancak bazıları Çanakkale'ye taşındılar. Haberlerde yeni şehirlerin kurulduğuna dair olumlu gelişmeleri gördük. Malatya'da inşa edilen evler ve Kahramanmaraş'ta yükselen evler gibi projelerle ilgili bilgilere de ulaştık. Deprem riski azalmış gibi görünüyor, çünkü binlerce yıldır biriken enerji açığa çıktıktan sonra bölgedeki deprem beklentisi azalmış gibi gözüküyor. Ayrıca, Elazığ depremi sonrası inşa edilen yeni binaların depreme karşı dayanıklı olduğunu gözlemledik. Aslında, depremlerden çok binaların dirençsizliği sorununun ana neden olduğunu fark ettik. Şu anda binalarda ve okullarda güncelleme çalışmaları yapıldığını gözlemliyoruz. Bu, bölgeyi daha güvenli hale getiriyor gibi görünüyor. Öğretmen olarak, öğrencilerimize daha iyi bir gelecek sunabilmek için bu çabaları takdir ediyorum. Ancak, şu anki durumumuz hakkında daha fazla bilgi sahibi olamıyoruz, bu nedenle gelecekte ne olacağını bilemiyoruz. Çanakkale'ye yerleşen öğretmenlerimiz var, ancak yeni binalar ve lojmanlar sağlanırsa daha güvende hissedebilirler.

Günümüzde, ülkemizde barınaklar hazırlanmış gibi görünüyor. İlgili şekilleri "Sabah" gazetesinden aldık. Konteyner barınaklar oluşturulmuş gibi görünüyor. Şu anki barınma durumunuz nedir? Depremler sonrası hala evinizde mi yaşıyorsunuz, akrabalarınızın yanında mı kalıyorsunuz yoksa farklı bir yerde mi konak alıyorsunuz?

Biraz daha kişisel bir konuya gelelim. Öğrencileriniz ve ailenizle ilgili durumu paylaşmak isterseniz, örneğin öğrencinizin ve ailenizin konaklama durumu hakkında bilgi vermek isterseniz, lütfen açıklayın. Eğitim ve öğretim süreci nasıl devam ediyor?

Deprem sonrası günlük yaşamınızda hangi zorluklar veya değişikliklerle karşılaştınız? Toplum dayanışması ve yardımlaşması size nasıl yardımcı oldu ya da siz başkalarına nasıl yardım ettiniz?

Gelecekte benzer bir afete karşı hazırlıklı olmak için neler yapmayı düşünüyorsunuz?

Şu anda öğrenciler de bekliyor. Diğer bir soru, depremler sonrası günlük yaşamınızda hangi zorluklarla karşılaştınız ve neler değişti? Bu zorluklarla nasıl başa çıktınız? Ayrıca, toplumun dayanışması ve yardımlaşması size nasıl yardımcı oldu veya siz başkalarına nasıl yardım ettiniz?

Gelecekte benzer bir afete karşı hazırlıklı olmak için neler yapmayı düşünüyorsunuz? Bu tür bir hazırlık süreci hakkındaki görüşlerinizi paylaşabilir misiniz?


Sunum Süresinin Kısaltılması ve Hocaların Katkısı

Sunum planlaması ve zaman yönetimi.

Bu, her bir bloğun özeti gibi görünüyor. Hocamızın her bir blokta konuşma süresini 3 dakika ile sınırladığınızı belirttiniz, bu nedenle her blokta 9 dakika toplam 5 tur yaparsa 45 dakika sürer. Her bir blok için genel cevaplar verebilirler ve sorulara tek tek yanıt vermeleri gerekmez. Bu, sunumlarını daha kısa ve öz tutmalarına yardımcı olabilir.

Eğer daha fazla düzeltilmesi gereken bir bölüm varsa veya özel bir talebiniz varsa lütfen bildirin, yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.

4 hocamız katılacak, bu nedenle toplamda 40 dakika sürecek gibi görünüyor. Bu yüzden her soruyu tek tek okumak yerine, hocalarımızın kendilerine iletmek istedikleri kısımları düzeltebilir veya ekleyebilirler. Düzeltilen ve eklenen bölümleri ekranımıza yansıtarak bu şekilde devam edebiliriz. Hocalarımızın katkısını alarak sunumu daha zenginleştirebiliriz.

Deprem Sonrası Deneyimler ve Tavsiyeler

Depremden Sonra Ne Yapmalısınız?

Bu bölümde, deprem sonrası hayatınıza kattığınız yeni kararlar nelerdir? Bu konuda düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz?

Deprem ne gibi önemli dersler verdi? Öğrendikleriniz nelerdir? Bu sorunun cevapları, depremi yaşayan hocalarımızın deneyimlerinden önemli öğretiler içerebilir.

Deprem sonrası psikolojik destek aldınız mı ve bu süreçte nasıl başa çıktınız? Psikolojik destek hattı gibi kaynaklardan yararlandınız mı?

Deprem bölgesindeki aileler için neler yapılabilir? Psikolojik destek ve iyileştirme süreçleri hakkında ne tür çalışmalar yapıldı ve bu programlar hangi gruplar için uygulandı? Psikolojik gözlemler nelerdir? Belki üniversitenin psikoloji veya psikiyatri bölümü ile işbirliği yaparak bu konuda daha fazla bilgiye ulaşabiliriz.

Son olarak, depremi yaşamış biri olarak, bu tür büyük afetleri yaşamamış olanlara ne gibi önerilerde bulunursunuz?

"Ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?" Bu çok ilginç bir soru. Şimdi Çanakkale'ye depremi yaşamış hocalar geliyor. Kaç öğretmen hocalarımızdan tavsiye istedi, bunu merak ediyorum. Mesela bir öğretmen şunu söylese: "Hoca, okulumuza bir depremzede öğretmen geldi." Kaç öğretmen hocalarımızdan tavsiye istedi aslında? Ya da depremzede hocalarımızdan öğretmenlere tavsiyeler konulu bir seminer düzenlendi mi? Depremzede hocalarımızın gözlemleri ve deprem sonrası deneyimlerine dayalı Çanakkale'deki öğretmenlere tavsiyeleri anlatacak bir etkinlik yapıldı mı?

 Bir şey sorabilir miyim hocam? Bu, biraz önce ifade ettiğiniz düşünceleri aklıma getirdi. Okulumuzda öğretmenler geldiğinde, deprem bölgesinden gelen 2 arkadaş geldi. Biz onların yaşadıkları anıları uzun uzun dinledik. Genellikle deprem anlarına odaklandık. Ben Çanakkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı Rehberlik Araştırma Merkezi'ne ilettim ve dedim ki, "Deprem bölgesinden gelen öğretmenler, öğrencilerle bir seminer şeklinde buluşup onlara depremin kendilerinden çok uzak olmadığını anlatmak istiyorlar. Buna biraz daha farkındalık kazandırmak amaçlı dinleyebilir miyiz? Bunu yapabilir miyiz?" Ancak onlar bu öneriye olumlu bir yanıt vermediler ve dediler ki, "Şu anda bu öğretmenlerin psikolojileri çok uygun değil. Onlarla böyle bir çalışma yapmak şu an için uygun olmaz." Ben de bu duruma devam etmedim.

Afet Haberciliği Eğitimi ve Öğretmenlerin Katılımı

Katılımcılara Tek Kişilik Gazeteci kavramı
ve afet haberciliğinde minimal ekipman kullanımı tanıtılır.

Evet, teşekkür ederiz hocam. Bu tür psikolojilerin normalleşmesi için biraz zaman gerekebilir. Tabii ki, hocalarımıza soruyoruz, doğru bir zamanda mı, içinde doğru bir psikolojiye sahip oldukları bir an mı? Bu tür bir habercilik eğitimine katılmak konusunda endişeniz var mı? Kesinlikle onları bırakarak bunu düzenlemeye çalıştık. Onlar kendi psikolojilerini bizden daha iyi bilirler. Her insan kendi psikolojisini bilir, değil mi? Umarım bu yayın onlara faydalı olur. Bu, ilk defa afet haberciliği dersi kapsamında oyuncularımıza dinleyeceğiz. Bu onlar için önemli bir hazırlık olabilir ve belki bundan sonra da devam eder.

 Tabii, tabii.

Eğer davet edilirlerse, hocalarımız grup halinde katılabilirler. Bu eğitimleri farklı okullarda ve 1000 aranarak verebilirler diye düşünüyorum. Benim anlatacağım kısımlar bunlar. Şimdi bu kaydı kapatalım ve daha sonra devam edelim. Teşekkür ederiz.

Umarım bu düzenleme size yardımcı olur. Eğer daha fazla düzeltilmesi gereken bir bölüm veya özel bir talebiniz varsa lütfen bildirin. Yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.

No comments:

Post a Comment

Yaşam Bilimi ve İlimlerin Önemi: Geçmişten Günümüze

ARZIN YARATILIŞ SÜRESİ