Sunday, April 7, 2024

Kentsel Dönüşümde Stratejik Yönetim: Hayat Kurtarmaya Odaklanmak

Deprem tehdidi altındaki ülkeler için kentsel dönüşüm, hayati önem taşımaktadır. Bu dönüşümün en önemli hedefi, riskli binaları yenileyerek can ve mal güvenliğini artırmaktır. Peki, bu yenileme çalışmaları nasıl yapılmalı? Hangi binalara öncelik verilmeli?

Riskli Binalara Odaklanmak:

Bazı yaklaşımlar, kentsel dönüşümde riskli binalardan daha çok depremde tamamen göçme riski olan binalara odaklanmayı öneriyor. Bu stratejinin temel mantığı, deprem anında ölme riski %95 olan insanları kurtarma imkanı sunmasıdır.

Triaj Benzetmesi:

Hastanelerde hastaların acil durumlarına göre triaj yöntemi kullanılır. Bu yöntemde hastalar, renk kodlarıyla (kırmızı, sarı, yeşil) ayrılır ve ilk muayenelerine göre acil müdahale sırası belirlenir.

Stratejik Yönetim ve Kaynak Yönetimi:

Kentsel dönüşümde de benzer bir stratejik yönetim kullanılabilir. Binalar, deprem riski açısından önceliklendirilerek, ölme riski yüksek olandan aza doğru derecelendirilebilir. Bu sayede kaynaklar daha etkin bir şekilde kullanılabilir ve daha fazla insan hayatı kurtarılabilir.

Dünya'dan Örnekler

Amerika'da Kentsel Dönüşüm: Depremden Ders Çıkarmak

Amerika Birleşik Devletleri'nde de deprem riski yüksek bölgelerde kentsel dönüşüm önemli bir konudur. Kaliforniya, bu konuda öncü bir eyalet olarak öne çıkmaktadır.

1994 Northridge Depremi:

1994 yılında Los Angeles yakınlarında meydana gelen Northridge depremi, kentsel dönüşümde stratejik yönetimin önemini gösteren bir dönüm noktası oldu. Depremde 57 kişi hayatını kaybetti ve 20 milyar dolardan fazla maddi hasar oluştu. Depremden sonra yapılan incelemelerde, birçok binanın depreme karşı yeterince dayanıklı olmadığı ortaya çıktı.

Stratejik Dönüşüm:

Depremden sonra Kaliforniya'da kentsel dönüşüm çalışmaları hız kazandı. Bu çalışmalarda öncelikli olarak yıkılma riski yüksek olan binalar yenilendi. Yenileme çalışmaları sırasında binaların depreme dayanıklılığı artırıldı ve modern güvenlik standartlarına uygun hale getirildi.

Kentsel Dönüşümün Nerede ve Nasıl Uygulandığı:

Kentsel dönüşüm çalışmaları, Kaliforniya'da en çok deprem riski yüksek olan bölgelerde yoğunlaştı. Los Angeles, San Francisco ve San Diego gibi büyük şehirlerde birçok riskli bina yenilendi veya yıkılıp yeniden inşa edildi.

Dönüşümün Sonuçları:

Kentsel dönüşüm çalışmaları sonucunda Kaliforniya'daki binaların depreme karşı dayanıklılığı önemli ölçüde arttı. Bu sayede olası bir depremde can kayıplarının ve maddi hasarın önüne geçilmesi hedeflenmektedir.

Japonya'da Kentsel Dönüşüm: Depremden Güçlü Çıkmak

Japonya, deprem riski yüksek bir ülke olarak kentsel dönüşüm konusunda oldukça titiz davranmaktadır. Bu titizlik, geçmişte yaşanan büyük depremlerin yıkıcı etkilerinden ders çıkarılmasıyla oluşmuştur.

1923 Büyük Kanto Depremi:

Japonya'nın modern kentsel dönüşümünün temeli, 1923 yılında Tokyo ve Yokohama'yı yerle bir eden Büyük Kanto Depremi'ne dayanır. Bu depremde 140.000'den fazla insan hayatını kaybetti ve büyük çaplı maddi hasar oluştu. Depremden sonra, Japonya'da binaların depreme dayanıklılığına yönelik yeni yönetmelikler ve standartlar geliştirildi.

1995 Kobe Depremi:

1995 yılında meydana gelen Kobe Depremi, Japonya'da kentsel dönüşümün ivme kazanmasını sağladı. Bu depremde 6.400'den fazla insan hayatını kaybetti ve 40.000'den fazla bina yıkıldı veya hasar gördü. Depremden sonra, Japonya hükümeti kentsel dönüşüm için büyük bütçeler ayırmaya başladı.

Japonya'da Kentsel Dönüşüm Bütçeleri Nasıl Kullanıldı?

1995 Kobe Depremi sonrasında Japonya'da kentsel dönüşüm için ayrılan büyük bütçeler, depreme dayanıklı binalar inşa etmek, altyapıyı iyileştirmek ve afet riskini azaltmak için çeşitli alanlarda kullanıldı:

1. Binaların Güçlendirilmesi:

  • Mevcut binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi için teşvikler ve finansman sağlandı.
  • Yapı yönetmelikleri ve standartları güncellendi ve daha sıkı bir şekilde uygulanmaya başladı.
  • Depremden en çok etkilenen bölgelerde binaların yıkılıp yeniden inşası için programlar başlatıldı.

2. Altyapının İyileştirilmesi:

  • Yollar, köprüler ve diğer altyapı tesisleri depreme dayanıklı hale getirildi.
  • Yeni binaların inşası için gerekli olan su, kanalizasyon ve elektrik gibi altyapı sistemleri geliştirildi.
  • Afet durumlarında tahliye ve acil durum müdahalesini kolaylaştırmak için altyapı iyileştirmeleri yapıldı.

3. Afet Riskini Azaltma:

  • Afet bilinci ve hazırlık programları geliştirildi.
  • Deprem ve diğer afetlere karşı erken uyarı sistemleri kuruldu.
  • Afet simülasyonları ve tatbikatlar düzenlendi.

Bütçelerin kullanımıyla ilgili bazı önemli noktalar:

  • Bütçelerin büyük bir kısmı binaların güçlendirilmesine ve altyapının iyileştirilmesine ayrıldı.
  • Kentsel dönüşüm projeleri merkezi hükümet, yerel yönetimler ve özel sektör tarafından ortaklaşa yürütüldü.
  • Projelerin şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde yürütülmesi için çeşitli mekanizmalar kuruldu.


Türkiye'de Kentsel Dönüşüm: Ne Durumdayız?

Türkiye, deprem riski yüksek bir ülke olarak kentsel dönüşümün önemini her geçen gün daha iyi anlıyor. Peki, bu dönüşümde ne kadar yol kat ettik? Bugüne kadar kaç konut yenilendi?

Kentsel Dönüşüm Nedir?

Kentsel dönüşüm, riskli binaların yenilenerek şehirlerin daha güvenli ve yaşanabilir hale getirilmesi sürecidir. Bu süreçte riskli binalar yıkılıp yeniden inşa edilir veya güçlendirilir.

Türkiye'de Kentsel Dönüşümün Durumu:

Türkiye'de kentsel dönüşüm, 2002 yılından bu yana yoğun bir şekilde uygulanmaktadır. Bu süreçte birçok riskli bina yenilendi veya yıkılıp yeniden inşa edildi.

Bağımsız Konut Sayısı:

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın verilerine göre, Türkiye'de yaklaşık 6.7 milyon bağımsız bölüm risklidir. Bu sayının 1.5 milyonu kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmiştir. Geriye kalan 5.2 milyon bağımsız bölüm ise halen risk altındadır.

Yol Kat Ediliyor:

Kentsel dönüşümde her geçen gün daha fazla yol kat edilmektedir. 2023 yılı itibarıyla 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında 3 milyon 300 bin konut depreme dayanıklı hale getirilmiştir.

Sorunlar:

Kentsel dönüşüm sürecinde bazı sorunlar da yaşanmaktadır. Bu sorunlar arasında en önemlileri:

  • Maddi kaynak sıkıntısı
  • Kamulaştırma problemleri
  • Kentsel rant kavgaları
  • Vatandaşların sürece yeterince dahil edilememesi


Sonuç ve Öneriler

Görüldüğü gibi, kentsel dönüşüm, deprem riski yüksek ülkeler için hayati önem taşımaktadır. Bu dönüşümün en önemli hedefi, riskli binaları yenileyerek can ve mal güvenliğini artırmaktır.

Stratejik Yönetim Önerileri:

  • Riskli binalara öncelik verilmeli, yıkılma riski %95 olan binalardan başlanmalı.
  • Binalar, deprem riski açısından önceliklendirilerek, ölme riski yüksek olandan aza doğru derecelendirilmeli.
  • Kaynaklar etkin bir şekilde kullanılmalı, mali kaynak sıkıntısı çözülmeli.
  • Kamulaştırma problemleri ve kentsel rant kavgaları adil ve şeffaf bir şekilde çözüme kavuşturulmalıdır.
  • Vatandaşlar sürece daha fazla dahil edilmeli ve bilgilendirilmeli.

Kentsel dönüşüm, sadece binaları yenilemek değil, şehirleri yeniden inşa etmektir. Bu süreçte tüm paydaşların iş birliği yapması ve ortak bir aklın hakim olması gerekmektedir.

Okuyucu Yorumları 

Okuyucuların Yorumları:

Bu blog yazısı, kentsel dönüşümün önemini ve stratejik yönetimin faydalarını vurgulamaktadır. Yazıyı okuduktan sonra, siz de kentsel dönüşümle ilgili fikirlerinizi paylaşmak ister misiniz?

Yorumlarınızı aşağıya bırakabilirsiniz.



No comments:

Post a Comment