Bir Öğrencinin İlk Seminer
Başarısı: Adım Adım Hazırlık Süreci
Geçtiğimiz günlerde, lisans
öğrencilerimden biri ilk kez seminer verdi. Daha önce hiç sunum yapmamış ve
seminer verme teknikleri konusunda bir eğitim almamıştı. Bu nedenle, işe
önce temel seminer ve sunum tekniklerini öğretmekle başladık.
Hazırlık Süreci
- Seminer Verme Eğitimleri ve Konu Seçimi
Öncelikle, öğrencimin sunum yapmadan önce bu konuda bilgi edinmesini sağladım.
Daha önceki yıllarda yapılan öğrenci seminerlerini izlemesini önerdim ve bu
seminerlerin bağlantılarını paylaştım. Bunun ardından, ilgisini çekebilecek beş
farklı konu önerdim. Ayrıca, bu öneriler dışında bir konu seçme özgürlüğüne
sahip olduğunu da belirttim.
Önerilerimden biri ilgisini
çekti: Türkiye'de Deprem Riski ve Yapı Standartları. Ancak, bu konuyu
İran'daki yapı standartları ve deprem riskiyle kıyaslayarak ele almak
istediğini söyledi. Konu hem yenilikçi hem de oldukça spesifikti, bu yüzden
memnuniyetle kabul ettim.
- Provalar ve Tasarım Düzenlemeleri
Hazırlık sürecinde öğrencim bir sunum taslağı oluşturdu ve bana gönderdi.
Sunumun tasarım ve içerik açısından uluslararası standartlara uygun olması için
Office 365 kullanarak üzerinde çalıştım. Daha sonra, birlikte provalar yaparak
sunumun akıcılığını artırdık. Bu provaları kayıt altına aldık ve öğrencimin
izlemesini sağlayarak kendi performansını değerlendirmesine olanak tanıdık.
Kanada'daki uygulamalardan
esinlendim. Özellikle "practice talk" adı verilen bir yöntemle
provaların kaydedilip öğrencilere sunulması, onların özgüvenini artıran bir
yöntem. Bu sistemi yıllardır öğrencilerime uyguluyorum.
- Son Prova ve Yorumlar
Seminerden bir gün önce öğrencimle tekrar bir araya geldik. Son provalarını
yaptık ve eksiklikleri gözden geçirdik. O günkü yoğun programımdan dolayı
seminerin saatini yanlış hatırlayıp son anda yetiştim. Neyse ki tam zamanında
salona vardım.
Seminer Günü
Seminerde ilk konuşmacı başka bir
öğrenciydi. Hazırlıksız olduğu belliydi ve sunumunu okumaktan başka bir şey
yapmadı. Daha sonra benim öğrencim sahneye çıktı. Özgüveni, hazırlığı ve
sunum tekniğiyle dikkat çekti.
Sunumu tamamen görseller ve başlıklar üzerine kurgulanmıştı. Konuyu akıcı ve
anlaşılır bir şekilde anlattı. Bir gün öncesinden önerdiğim birkaç eklemeyi
yetiştiremese de, genel anlamda uluslararası standartlarda bir sunum yaptı.
Dinleyici Yorumları
Dinleyici akademisyenler ve
öğrencilerden şu gibi yorumlar aldık:
- "İşte sunum böyle yapılır!"
- "Benden daha iyi anlatıyor."
- "Ana dili Türkçe olmayan biri için bu inanılmaz
bir başarı!"
Bu başarıyı, yaptığımız kayıtlı
prova çalışmalarının bir sonucu olarak ifade ettim. Ayrıca, seminer konusunun
öğrenci kongresine bildiri olarak sunulmasını önerdim. Bu teklif, öğrencim için
önemli bir motivasyon kaynağı oldu.
Akademik Gelişim ve Öneriler
Seminerden sonra öğrencimi odama
davet ettim ve bitirme tez danışmanıyla birlikte konuya yönelik çalışmalarını
devam ettirmesi için teşvik ettim. "Bu sunumu Türkçe olarak bu kadar
akıcı yapan birinin, ana dilinde nasıl bir performans sergileyeceğini hayal
edebiliyorum," dedim.
Bunun ardından, seminerin
projelere ilham kaynağı olabileceğini belirttim. Akademik çalışmaların devamı
için öğrencimi destekleyeceğimi söyledim.
Sonuç: Emek Olmadan Yemek
Olmaz
Bu süreç bir kez daha gösterdi
ki, öğrenciler doğru yönlendirme ve destekle çok şey başarabilir.
- Prova yapmak,
- Kaydedilen performansı izleyerek gelişmek,
- Motivasyon sağlamak,
tüm bu adımlar hem akademik hem
de kişisel gelişimi destekleyen kritik unsurlar.
Sonuç olarak, o gün bir
öğrencinin başarısına şahitlik etmek büyük bir mutluluktu. Bu tür çabalar, hem
öğrenciler hem de biz akademisyenler için gerçek bir kazanım.
No comments:
Post a Comment