Monday, February 5, 2024

Kahraman Maraş Depremleri ve Yıkıntı Atıkları

Bugün sizlere, 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahraman Maraş Depremleri ve bu doğal felaketin ardında oluşan yıkıntı atıkları konusunda önemli bilgiler sunmak istiyorum. Prof. Dr. Ali Osman Öncel ile yapılan özel bir röportajdan derlenen bu bilgiler, depremin etkilerini ve yıkıntı atıklarının yönetimi üzerindeki zorlukları detaylı bir şekilde ele alıyor.

Depremin yarattığı büyük atık miktarının, Türkiye'nin yıllık inşaat ve yıkım atıklarının on katına kadar ulaştığını öğreneceksiniz. Ayrıca, atıkların kaynağında ayrıştırılması, geçici depolama alanlarının kurulması, geri dönüşüm ve yeniden kullanım tesislerinin oluşturulması gibi çözüm önerileri de bu yazıda yer alıyor.

Uzman gözüyle sunulan bilgiler, yıkıntı atıklarının depremzedeler üzerindeki çevresel, sağlık ve ekonomik etkilerini vurguluyor. Ayrıca, yıkılan binaların türüne ve yoğunluğuna dair yapılan tahminler ile zemin tiplerinin deprem sonuçları üzerindeki belirleyici rolünü keşfedeceksiniz.

Kahraman Maraş Depremleri'nin ardında bıraktığı yıkıntı atıkları ve bu atıkların etkileri hakkında daha fazla bilgi edinmek için yazımızı takip etmeye devam edin.

Sağlıkla kalın!

Profesör Danışmanlık: Merhaba, "Where are demolition wastes going: reflection and analysis of the February 6, 2023 earthquake disaster in Turkey" makalesi hakkında konuşmak için buradayız. Makale, 6 Şubat 2023 Kahraman Maraş Depremleri'nde oluşan yıkıntı atıkları ve bu atıkların yönetimi ile ilgili önemli bilgiler içeriyor.

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Makale, depremin etkisiyle oluşan yıkıntı atıklarının miktarının 450 ila 920 milyon ton arasında olduğunu tahmin ediyor. Bu, Türkiye'nin yıllık inşaat ve yıkım atıklarının yaklaşık 10 katı. Bu büyük atık miktarının yönetimi, ciddi lojistik ve çevresel zorluklar doğuruyor.

Profesör Danışmanlık: Makale, bu büyük atık miktarının nasıl yönetilebileceğine dair öneriler sunuyor mu?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Evet, makale, atıkların kaynağında ayrıştırılması, geçici depolama alanlarının kurulması, geri dönüşüm ve yeniden kullanım tesislerinin oluşturulması ve yasal düzenlemelerin yapılması gibi çeşitli öneriler içeriyor.

Profesör Danışmanlık: Yıkıntı atıklarının yönetimi, depremzedeler üzerinde nasıl bir etkiye sahip?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Yıkıntı atıklarının uygun şekilde yönetilmemesi, çevre kirliliği, sağlık riskleri ve ekonomik kayıplar gibi bir dizi olumsuz etkiye neden olabilir. Çevre kirliliği, atıkların hava, su ve toprak kirliliğine yol açmasıyla ortaya çıkabilir. Sağlık riskleri ise atıklardaki moloz ve asbest gibi maddelerin insan sağlığını tehdit etmesiyle ilgili. Ayrıca, atıkların geri dönüştürülmemesi ekonomik kayıplara sebep olabilir.

Profesör Danışmanlık: Makalede, yıkılan binaların sayısı ve hasar dereceleriyle ilgili tahminler var mı?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Kesin bir sayı verilmese de makale, yıkılan bina sayısının 100.000 ila 200.000 arasında, ağır hasarlı bina sayısının ise 200.000 ila 400.000 arasında olduğunu tahmin ediyor.

Profesör Danışmanlık: Binaların bulunduğu zemin tipi, yıkılan ve ağır hasarlı binalar üzerinde nasıl bir etkiye sahip?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Evet, zemin tipi önemli bir etkiye sahip. Yumuşak zeminlerde bulunan binalar, depremden daha fazla etkileniyor. Makaleye göre, yıkılan binaların %70'i ve ağır hasarlı binaların %60'ı yumuşak zeminlerde bulunuyor.

Profesör Danışmanlık: Yumuşak zemin derken neyi kastediyorsunuz?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Yumuşak zemin, alüvyonlu toprak, kumlu toprak ve gevşek zemin gibi toprak türlerini içerir. Bu tür zeminler, deprem dalgalarının şiddetini artırarak binaların hasar görmesine neden olabilir.

Profesör Danışmanlık: Son olarak, ZD zemin tipi hakkında bilgi verebilir misiniz?

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: ZD, Vs30 değeri 180-360 m/s olan zeminleri ifade eder. Bu tür zeminler yumuşak zemin kategorisine girer. Makaleye göre, yıkılan binaların %70'i ve ağır hasarlı binaların %60'ı ZD zeminlerde bulunuyor.

Profesör Danışmanlık: Teşekkürler, bilgileriniz için.

Prof. Dr. Ali Osman Öncel: Rica ederim.

Akademik Referans:

Xiao, I., Deng, Q., Hou, M., Shen, J., & Gencel, O. (2023). Where are demolition wastes going: Reflection and analysis of the February 6, 2023 earthquake disaster in Turkey. Zendy, 5(3), 1-20. https://doi.org/10.5281/zenodo.7598824: https://doi.org/10.5281/zenodo.7598824
Bu makale, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş depremlerinin ardından oluşan muazzam yıkıntı atıklarının yönetimi ve etkilerini araştırır. Makale, tahmini 450 ila 920 milyon tonluk atık miktarı ile Türkiye'nin yıllık inşaat ve yıkım atıklarının yaklaşık 10 katına tekabül eden bir sorun ele almaktadır. Bu atıkların muazzam miktarı hem lojistik hem de çevresel açıdan önemli zorluklar ortaya koymaktadır. Çalışma, atık yönetiminin önemini vurgularak uygunsuz yönetimin hava, su ve toprak kirliliği gibi çevresel sorunlara yol açabileceğini ve depremzedelerin sağlıklarını tehdit edebileceğini belirtir. Ayrıca moloz ve asbest gibi maddelerin yıkıntı atıklarında bulunması nedeniyle ortaya çıkan sağlık riskleri ve atıkların geri dönüştürülmemesi veya yeniden kullanılmaması sonucu oluşan ekonomik kayıplara da dikkat çekmektedir.
Özet:
Anahtar Kelimeler: Deprem, yıkıntı atıkları, atık yönetimi, çevre kirliliği, sağlık riskleri, ekonomik kayıplar


No comments:

Post a Comment

Overview of the Gutenberg-Richter Law