Büyük bir üzüntüyle, efsanevi deprem uzmanlarından bir meslektaşımın vefat haberini aldım. Onun aramızdan ayrılışı, bilgisayarımın başında olmadığım bir anda gerçekleştiği için bu acıyı daha da derinlemesine hissettim. Şu anda duygularımı tam olarak ifade edebilecek kadar sakin değilim.
Ancak, onun sadece bir meslektaş değil, aynı zamanda sismoloji bilimine kendini adamış bir bilim insanı olduğunu biliyorum. Ülkemizde deprem istasyonlarının yaygınlaşması ve doğru bilginin topluma ulaşması için büyük emekler verdi. Bu alandaki özverisi ve çalışmaları, depreme karşı hazırlık ve bilinçlendirme açısından hayati önem taşıyordu.
Kendisini en iyi anlatan örneklerden biri, İstanbul Üniversitesi Teknokent Deprem Laboratuvarı'nı kurduğum zamandır. O zamanlar ivme ölçer yerleştirmek için gelmişti ve adeta her yere deprem istasyonu kurmak için çabalıyordu. İstanbul Üniversitesi ve Kandilli Deprem Araştırma Enstitüsü ile ortak bir proje başlatmamıza olanak sağlamış ve Avcılar ve civarında beş ivme ölçer istasyonunun verilerini takip etmemizi mümkün kılmıştı. Bu sadece kendi üniversitem için değil, tüm Türkiye için büyük bir adımdı ve onun bu alandaki emeğinin somut bir göstergesiydi.
Düzenlediğim pek çok panel ve konferansa daima katılarak, deprem bilimi konusundaki engin bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktan çekinmezdi. Kendisi adeta bir lider gibiydi ve deprem biliminin gelişmesi için her türlü çabayı gösterirdi.
Vefatından kısa bir süre önce, Iğdır Üniversitesi'ne profesör olarak atanması haberini almış ve bu başarısının Iğdır için ne kadar büyük bir kazanım olduğunu konuşmuştuk. Ancak aradan çok geçmeden vefat haberini duymak beni derinden sarstı.
Mekanı cennet olsun, yakınlarına ve sevenlerine sabırlar dilerim. Türkiye deprem biliminde çok önemli bir değerini kaybetmiştir. Bu acıyı hep birlikte paylaşıyoruz.
No comments:
Post a Comment