Monday, April 28, 2025

23 Nisan 2025 Depremi Sonrası: Dayanıklı Yapıların Önemi Üzerine Bir Anı

27 Nisan 2025
Etiketler: Deprem · Yapı Ömrü · Çelik Konstrüksiyon · Korozyon · Kentsel Dönüşüm


Sabahın ilk ışıklarıyla yaşadığımız 23 Nisan 2025 depremi enkazın gölgesinde umut ararken, dün gece yaptığımız sohbet aklıma geldi. Moderatör, konuşmacı ve ben; korozyondan başlayıp depreme uzanan bir tartışma yapmıştık. O sırada Afet Haberciliği dersi için davet ettiğim Japon Yüksek Mimar Moriwaki-san’ın sözleri canlandı gözümün önünde.

Gece Ajansı Sohbeti ve Korozyon

“Bizde taşıyıcı iskelet tamamen çelik profillerden kuruluyor. Kaynak ve özel bağlantı detayları, yapıya üstün dayanım kazandırır.”
Moriwaki-san

Türkiye’de ise betonarme sistem hâkim. Beton kalıbı içine yerleştirilen donatı çubukları (rebar) ve beton üçlüsüyle inşa edilen karkas yapılar, işçilik ve maliyet avantajı nedeniyle tercih ediliyor.

Soru: Neden Japonya’daki çelik sistemler Türkiye’de yaygın değil?

Cevap: Maliyet ve altyapı eksikliği. Çelik yapı için fabrika profilleri, özel kaynak teknisyenleri ve hassas montaj ekipmanları gerekiyor.

Kolon Kalınlıkları ve Dayanıklılık Karşılaştırması

Konu bir Kentsel Dönüşüm Uzmanı İnşaat Mühendisiyle geldi:

  • Türkiye: Betonarme kolonlar genellikle 30–40 cm kalınlığında.

  • Almanya: Modern kolonlar 40–60 cm, tarihi yapıların taşıyıcı duvarları ise 50–80 cm civarında.

Bu fark, yapının ömrü ve deprem dayanımında kritik rol oynuyor.

“Maliyet yüzünden 300 yıl dayanan bir bina mı tercih edilmiyor?”
Benim sorum
“Evet; kısa vadeli fayda–maliyet analizleri uzun vadeli yatırımları geri plana atıyor.”
Uzman yanıtı

Tarihi Yapılar ve Gelecek Mirası

Safranbolu’nun ahşap-taş Osmanlı evleri yüzlerce yıl ayakta kalırken; Kayseri Talas’taki Yaman Dede Konağı’nda kurulu deprem hasar ölçer düzenek bile akıllarda kalıyor. Buna karşın, Cumhuriyet dönemi betonarme binalarımız genellikle 30–50 yıl ömürle sınırlı.

Geleceğe Yatırım: Uzun Ömürlü Yapılar

Bugün, enkazın arasında bir kez daha anlıyoruz ki uzun ömürlü bir bina inşa etmek sadece zamana direnmek değil, gelecek nesillere bırakılacak en değerli miraslardan biri. Çelik konstrüksiyon yöntemleri, geniş kolon detayları ve düzenli bakım-kontrol kültürünün yaygınlaşmasıyla “Bir bina ne kadar yaşar?” sorusu yeniden tanımlanabilir.

Her enkaz, daha sağlam adımlar atmak için bir fırsattır.

Bu anıyı sizlerle paylaşmak, daha iyisini inşa etme azmimizi canlı tutmak için…

No comments:

Post a Comment