Wednesday, June 4, 2025

Depremin Derinliği ile Sarsıntının Hissedilme Şekli Arasındaki Bağlantı

Depremler her zaman aynı şekilde hissedilmez. Bunun nedeni sadece depremin büyüklüğü (örneğin 5.8 veya 6.0 gibi) değil, aynı zamanda yerin ne kadar altında olduğudur. Yani bir depremin derinliği, hem ne kadar güçlü hissedildiğini hem de ne kadar uzak yerlerde hissedildiğini etkiler.

1. Sığ Depremler (Yüzeye Yakın)

Yerin 30 kilometre altından daha sığda olan depremlere “sığ odaklı depremler” denir. Bu depremler, merkeze yakın yerlerde daha güçlü sarsıntı yapar. Çünkü sismik dalgalar (deprem dalgaları) kısa mesafede yüzeye ulaşır, bu yüzden enerjisi kaybolmadan hissedilir. Örneğin, 2014 yılında Kaliforniya’daki Napa’da meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki deprem, sadece 11 kilometre derinlikteydi ve merkezine yakın yerlerde çok güçlü hissedildi (Baltay & Boatwright, 2015).

2. Derin Depremler (Yerin Daha Altında)

Derin depremler genelde 60 kilometre ya da daha derinde olur. Bu tür depremler genellikle daha geniş bir alanda hissedilir, çünkü sismik dalgalar yerin içinde daha çok yol alır ve yayıldıkları alan büyür. Ama bu dalgalar yüzeye ulaştığında enerjileri azalmış olur, bu yüzden sarsıntı daha hafif hissedilir. Bu nedenle derin bir deprem, 1000 kilometre ötede bile hissedilebilir, ama genellikle hasar vermez.

3. Sarsıntının Gücü Nasıl Ölçülür?

Deprem sırasında hissedilen sarsıntının şiddeti, bilimsel olarak Tepe Yer İvmesi (PGA) ile ölçülür. Bu, yerin ne kadar hızla sallandığını gösterir. Araştırmalar, aynı büyüklükteki iki depremin, derinlik farkı nedeniyle farklı PGA değerleri ürettiğini gösteriyor:

  • Sığ deprem → Yüzeye yakın, enerjisi güçlü → Yakın çevrede yüksek PGA

  • Derin deprem → Enerji dağılmış, yüzeye ulaşınca zayıflamış → Uzak yerlerde ama düşük PGA

4. Neden Önemli?

Bu bilgiler, binaların depreme dayanıklı yapılması açısından çok önemli. Çünkü bir şehir, sığ bir depreme maruz kalırsa, daha fazla hasar görebilir. Ama derin bir deprem daha çok kişi tarafından hissedilse de genellikle daha az zarar verir. Bu nedenle mühendisler, yapı tasarlarken bu bilgileri dikkate alır (Boore et al., 2014).


Kaynakça (APA 7 formatında)

Baltay, A., & Boatwright, J. (2015). Ground-motion attenuation for the South Napa earthquake in the Sacramento/San Joaquin Delta. Seismological Research Letters, 86(2A), 355–361. https://doi.org/10.1785/0120180182

Boore, D. M., Stewart, J. P., Seyhan, E., & Atkinson, G. M. (2014). NGA-West2 equations for predicting PGA, PGV, and 5% damped PSA for shallow crustal earthquakes. Earthquake Spectra, 30(3), 1057–1085. https://doi.org/10.1193/070113EQS184M


2014 South Napa Depremi: Yer Hareketi ve Toplumsal Gözlem Verileri (DYFI)

Bu görsel, 2014 South Napa depremi sırasında yer hareketi şiddetinin bölgesel dağılımını göstermektedir.

  • Kırmızı ve turuncu bölgeler, merkez üssüne en yakın ve en güçlü sarsıntıyı yaşayan alanları ifade eder.
  • Yeşil ve mavi bölgeler, sarsıntının daha hafif hissedildiği uzak bölgeleri temsil eder.
  • DYFI (Did You Feel It?) verileri, toplum tarafından bildirilen sarsıntı seviyelerini içererek, bilim insanlarının gerçek dünya gözlemleriyle sismik ölçümleri karşılaştırmasına olanak tanır.

No comments:

Post a Comment