Thursday, June 12, 2025

Disiplinlerarası Bölümler: Üniversitelerin Bilimsel Geleceği İçin Anahtar Rolde

Disiplinlerarası Bölümler: Üniversitelerin Bilimsel Geleceği İçin Anahtar Rolde

Günümüz akademik dünyasında, tek disiplinli yaklaşımlar artık yeterli olmaktan çıkıyor. Küresel sorunlara çözüm üretmek için farklı disiplinlerin bir araya gelmesi gerekiyor. Bu bağlamda, disiplinlerarası bölümler bilimsel üretkenliği artırırken, toplumsal fayda sağlama kapasitesini de güçlendiriyor (Gibbons et al., 1994).


🔹 Neden Disiplinlerarası Bölümler?

Farklı disiplinlerden ders alarak yetişen öğrenciler, hem akademik hem de mesleki anlamda çok yönlü düşünebilen bireyler haline geliyor.
Bu çeşitlilik; yaratıcı problem çözme, yeni teknolojilere uyum sağlama ve takım çalışmasında etkinlik gibi 21. yüzyılın öne çıkan yetkinliklerini güçlendiriyor (Repko & Szostak, 2020).


🔹 Türkiye’deki Mevcut Durum ve Karşılaşılan Zorluklar

Türkiye’de disiplinlerarası akademik yapılanmalar henüz yeterince yaygın değil. Mevcut sistem, geleneksel bölümlere odaklanırken, farklı disiplinleri bir araya getiren programlar sınırlı sayıda bulunuyor. Bu durum, bilimsel işbirliklerini ve yenilikçi araştırmaları kısıtlıyor (Klein, 2010).


🔹 Bilimsel Yayın ve Akademik İşbirliği Artıyor

Disiplinlerarası bölümler, farklı alanlardan öğretim üyelerini bir araya getirerek bilimsel yayın potansiyelini artırıyor.
Bu yapı, çok-disiplinli projelerin önünü açıyor ve ulusal ve uluslararası iş birliklerini kolaylaştırıyor (Stein & Wysession, 2003).


🔹 Öğretim Üyesi Kadrosu Sorununa Pratik Bir Çözüm

Bu bölümler için ayrı bir kadro ilanına gerek olmaksızın, mevcut fakültelerden öğretim üyeleri görevlendirilebiliyor.
Bu esneklik, özellikle lisansüstü programların hızla açılabilmesine ve sürdürülebilmesine olanak tanıyor (Öncel, 2021).

İstanbul Üniversitesi’nde kurucu bölüm başkanı olduğum ve YÖK onayı ile açılışını yaptığımız Mühendislik Bilimleri Bölümü, bu disiplinlerarası yaklaşımın başarılı bir örneğidir (Öncel, 2021).


🔹 Türkiye'den Başarılı Bir Disiplinlerarası Model: ÇOMÜ DARY

Bu bağlamda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde yürütülen Doğa Afetleri Risk Yönetimi (DARY) Yüksek Lisans Programı, disiplinlerarası yapılanmanın ülkemizdeki başarılı örneklerinden biridir (ÇOMÜ, 2020).
Mühendislik, jeoloji, çevre bilimleri, şehir planlama, kamu yönetimi, sosyoloji ve coğrafya gibi alanlardan akademisyenlerin bir araya geldiği bu program;

  • Afet riski yönetimi,
  • Doğa kaynaklı tehlikelerin modellenmesi,
  • Toplum temelli risk azaltımı gibi konularda çok boyutlu eğitim ve araştırma yapmaktadır.

Bu tür lisansüstü programlar, hem uygulamalı hem de akademik katkılar sağlayarak ülkemizin afetlere karşı dirençli toplum hedefine katkı sunar (UNDRR, 2019).


🔹 Dünya’dan İlham Veren Örnekler

DARY gibi programlar, dünyada giderek artan çok-disiplinli akademik yönelimin Türkiye'deki yansımasıdır. İşte bazı küresel örnekler:

  • 🎓 UCL – Risk, Disaster and Resilience MSc (İngiltere):
    Afet riski, şehir planlaması ve çevre yönetimini bir araya getiriyor (UCL, 2021).

  • 🎓 Stanford University – E-IPER (ABD):
    Çevre bilimleri, ekonomi, hukuk ve kamu politikası alanlarını birleştiren doktora programı (Stanford University, 2020).

  • 🎓 ETH Zurich – Integrated Building Systems (İsviçre):
    Enerji yönetimi, sürdürülebilir mimari ve mühendisliği bütünleştiren bir yapı (ETH Zurich, 2019).

Bu programlar, disiplinlerarası yaklaşımın bilimsel ve toplumsal sorunlara daha etkili çözümler ürettiğini ortaya koyuyor (Gibbons et al., 1994).


🔹 Geleceğe Yönelik Somut Öneriler

Disiplinlerarası bölümler yalnızca akademik üretkenliği değil, aynı zamanda üniversitelerin toplumsal fayda üretme kapasitesini de artırır.

Sismoloji, afet yönetimi, yapay zekâ, sürdürülebilirlik, iklim değişikliği, dijital sağlık gibi alanlarda uzmanlaşmış akademisyenlerin değerlendirilmesi için bu tür yapılar elzemdir (Repko & Szostak, 2020).

🎯 Üniversite yönetimlerinin ve YÖK’ün;

  • Mevcut akademik kadroyu farklı disiplinlerden ders verebilecek şekilde organize etmesi,
  • Uluslararası işbirliklerini artırarak, küresel akademik modelleri örnek alması,
  • Disiplinlerarası araştırma projelerine daha fazla fon sağlaması,

Türkiye’nin bilimsel ve toplumsal geleceği için stratejik bir kazanım olacaktır (Öncel, 2021).


Kaynakça

ÇOMÜ. (2020). Doğa Afetleri Risk Yönetimi Yüksek Lisans Programı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi.

ETH Zurich. (2019). Integrated Building Systems MSc. ETH Zurich.

Gibbons, M., Limoges, C., Nowotny, H., Schwartzman, S., Scott, P., & Trow, M. (1994). The new production of knowledge: The dynamics of science and research in contemporary societies. Sage.

Klein, J. T. (2010). Creating interdisciplinary campus cultures: A model for strength and sustainability. Jossey-Bass.

Öncel, A. O. (2021). Disiplinlerarası akademik yapılanmalar ve Türkiye’deki örnekler. İstanbul Üniversitesi Yayınları.

Repko, A., & Szostak, R. (2020). Interdisciplinary research: Process and theory. SAGE Publications.

Stanford University. (2020). E-IPER PhD Program. Stanford University.

Stein, S., & Wysession, M. (2003). An introduction to seismology, earthquakes, and earth structure. Blackwell Publishing.

UCL. (2021). Risk, Disaster and Resilience MSc. University College London.

UNDRR. (2019). Global assessment report on disaster risk reduction. United Nations Office for Disaster Risk Reduction.



No comments:

Post a Comment