Sındırgı Depremi • 3 Kasım 2025 • Mw 5.0
🎥 YouTube Videoları 🎥 YouTube Videos
🎬 Video 1 – 27 Ekim Depreminin Ardından: Neler Oluyor?
Not: Bu videoda 27 Ekim depremi sonrası gelişmeler ve Marmara bölgesinde olası tetiklenme süreçleri tartışılıyor. Sismolojinin doğa gözlemleriyle birleştiği, halkın bilinçlendirilmesini hedefleyen bir açıklamadır.
00:00 – Giriş: 27 Ekim depremi devam edecek mi?
00:19 – İstanbul ve 27 Ekim Depremi
01:00 – Bilimsel Beklentiler
01:30 – Depremlerin Süresi
02:32 – Ağustos & Ekim Depremleri
03:20 – Kırıklar ve Potansiyelleri
03:48 – Sürpriz Depremler
05:11 – Dünyada Bilinmeyen Kırıklar
06:05 – Marmara Bölgesi Riskleri
07:12 – Yerel Sismoloji Merkezleri
08:25 – “Deprem Olmaz” Demenin Vebali
10:25 – Sismolojinin Rolü
10:50 – Kapanış
🎬 Video 2 – Sındırgı Depremi Üzerine: Bilim Ne Söylüyor?
Not: Bu videoda Sındırgı depremi özelinde Türkiye'nin tektonik yapısı, enerji üretimi ve insan kaynaklı sarsıntıların etkileri tartışılıyor. Ayrıca 6 Şubat depremleri sonrasında artan gerilim alanı değerlendirilmiştir.
00:00 – Giriş: İyi geceler ve yayına başlangıç
00:08 – Depremin Kaynağı: Türkiye’nin tektonik kuşakları
00:41 – Anadolu ve Afrika Levhaları
01:00 – Aktif Sismik Kuşaklar
01:30 – Tetikleyici Etkiler
02:00 – Balıkesir Depremi ve panik
02:39 – 6 Şubat 2023 Depremi
03:39 – Enerji Üretimi
04:07 – Sındırgı Kırığı
04:36 – Deprem Tetiklenmeleri
05:02 – Çin Örneği
05:16 – Oklahoma Örneği
05:40 – Batı Anadolu
06:00 – Depremin Derinliği
06:35 – Yıkım Gücü
07:10 – Kabuk Kalınlığı
07:29 – 1971 Burdur Depremi
07:53 – Derinlik – Büyüklük Bağı
08:04 – 10 Ağustos Depremi
IRIS 1970–2055 Haritası
IRIS 1970–2055 Map
Şekiller
Figures
Episantr & Jeomorfoloji
Epicenter & Geomorphology
Balıkesir merkezde olsaydı MMI VII olur muydu?
Ross Stein: “Sığ + dağlık = yerel amplifikasyon”
Episantrın yer aldığı bölge, topoğrafik olarak yükseltili ve seyrek yerleşimli bir alandır. Bu tür dağlık zeminler, sığ odaklı depremlerde yerel sarsıntı büyümesine neden olabilir. Aynı zamanda jeolojik olarak horst karakteri taşıyan bu yükseltiler, normal faylanma sonucu oluşur ve sismik dalgaların yüzeydeki davranışını etkileyebilir. Çevredeki alçak alanlar ise graben yapısında olabilir; bu tür çöküntü alanlar gevşek zemin nedeniyle sarsıntıyı daha geniş alana yayabilir. Ancak düşük nüfus yoğunluğu, doğrudan yapısal riskin sınırlı kalmasına katkı sağlar.
Kaynaklar: Press, F. & Siever, R. (1986). Earth. W.H. Freeman; Toksöz, M.N. (1991).
Nüfus Maruziyeti
Fay Mekanizması
Haritada gösterilen odak mekanizmaları, Avrupa-Akdeniz bölgesindeki aktif tektonik rejimi yansıtmaktadır. Normal faylanma baskın olmakla birlikte, sol-yanal bileşenler de gözlenmektedir. Bu durum, bölgedeki gerilme alanının hem düşey hem yatay bileşenler içerdiğini gösterir.
Depremlerin yıkıcılığı sadece büyüklüğüne değil, kırılma türüne, derinliğine ve zemin koşullarına bağlıdır. Normal faylar genellikle düşey hareketle sınırlı kalırken, yanal faylar daha geniş alanda daha güçlü sarsıntı yaratabilir. Karma mekanizmalar ise yerel etkileri daha değişken hale getirir.
AFAD Fokal Mekanizma
Depremin yıkıcılığı sadece büyüklüğüne değil, nasıl ve nerede kırıldığına da bağlıdır. Normal faylanma genellikle daha dar alanda etkili olurken, yanal (strike-slip) faylanma daha geniş alanda daha güçlü sarsıntı yaratabilir. Ayrıca kırılma derinliği, zeminin yapısı ve yapıların dayanıklılığı gibi faktörler de sarsıntının şiddetini belirler. Bu nedenle aynı büyüklükteki iki deprem, farklı fay tipleriyle çok farklı yıkım etkileri yaratabilir.
Moment Tensör Çözümü
Moment Tensor Solution
Sismolog Yorumu: Bu moment tensör çözümü, depremin odak noktasında gerçekleşen kırılmanın normal faylanma karakterinde olduğunu ortaya koymaktadır. T ekseninin düşey konumda olması, yer kabuğunun yukarıdan aşağıya doğru gerildiğini ve kırılmanın düşey çekme rejimi altında geliştiğini göstermektedir. Bu durum, Batı Anadolu’nun aktif genişleme tektoniğiyle uyumludur.
Farklı ajanslar (AFAD, KOERI, GFZ, EMSC, OCA) tarafından sunulan çözümler arasında büyüklük (Mw 4.9–5.1), derinlik (10–12 km) ve mekanizma parametreleri açısından küçük farklar gözlenmektedir. Bu farklar, kullanılan istasyon ağı, algoritmalar ve veri işleme yöntemlerinden kaynaklanmaktadır. Ancak genel eğilim tutarlıdır: tüm çözümler normal faylanma rejimini desteklemektedir.
Bu çeşitlilik, bilimsel açıdan çapraz doğrulama imkânı sunarken, kamuya yönelik bilgilendirmede belirsizliklerin sayısal olarak ifade edilmesini sağlar. Örneğin:
- Ortalama derinlik: 11.0 ± 0.7 km
- Ortalama büyüklük: Mw 5.0 ± 0.1
Bu tür ± ifadeler, hem bilimsel şeffaflık hem de afet farkındalığı açısından önemlidir. Moment tensör çözümleri, sadece fay düzlemi yönelimini değil, aynı zamanda bölgesel gerilme alanının evrimini anlamak için de kritik veriler sunmaktadır.
Referans: Dziewonski, A. M., & Woodhouse, J. H. (1983). Studies of the seismic source using moment tensor analysis. Journal of Geophysical Research: Solid Earth, 88(B3), 2345–2374. DOI:10.1029/JB088iB03p02345
Veri Kaynağı ve Katkılar
Data Source and Acknowledgements
Bu çalışma, EMSC (European-Mediterranean Seismological Centre) tarafından yayımlanan 3 Kasım 2025 Gördes (Balıkesir) Mw 5.0 depremine ait sismik parametreler temel alınarak hazırlanmıştır. Veriler; odak derinliği, moment tensör bileşenleri, fay düzlemi çözümleri ve bölgesel sismotektonik yorumlara dayanmaktadır.
Ayrıca AFAD-TDAS, KOERI-RETMC, GFZ-Potsdam ve EMSC veri tabanları arasındaki parametrik karşılaştırmalar dikkate alınmıştır. Moment tensör çözümü, EMSC’nin raporladığı Harvard CMT yaklaşımıyla tutarlıdır.
Bu içerik, Prof. Dr. Ali Osman Öncel tarafından sismolojik değerlendirme ve kamuya yönelik bilgilendirme amacıyla düzenlenmiştir. Görsellerin telif hakları ilgili kurumlara aittir; yalnızca bilimsel bilgilendirme kapsamında kullanılmıştır.
Ek kaynaklar: AFAD-TDAS Deprem Dairesi, KOERI Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme Merkezi, GFZ-Potsdam Earthquake Catalogue, EMSC-CSEM Event Database.
Comments
Post a Comment