In the Streets of My Childhood: A Visit to Kadırga — Expanded
Kadırga sokakları, Katip Sinan Yokuşu ve Özbekler Tekkesi’nin gölgesinde geçen çocukluk günlerimi hatırlatan bu gezi, hem nostaljik hem de öğretici bir deneyimdi. Yıllar sonra, Aksaray’dan Laleli’ye, oradan da Kadırga’ya araba ile gitmeye karar verdim. Ancak bu yollar, yürüyerek gidip gelmenin huzurunu hatırlattı; Katip Sinan Yokuşu’nu tırmanır, Doğramacı Emin Çıkmazı’ndan geçer, çocukluğumun kesitlerini gözetirdim.
This journey, reminiscent of my childhood days spent in the shadows of Kadırga streets, Katip Sinan Slope, and Özbekler Tekkesi, was both nostalgic and educational. Years later, I decided to drive from Aksaray to Laleli and then to Kadırga. However, these roads evoked the peace of walking, as I used to climb Katip Sinan Slope and pass through Doğramacı Emin Alley, reliving snippets of my childhood.
Kadırga sokaklarında bir yürüyüş.
A walk through Kadırga’s streets.
Okul günlerinde Gedikpaşa Ortaokulu’na yürürdük; öğle arasında eve gelir, babamın dükkânına yemek götürürdüm. Bu ritüeller, hem bedenim hem hafızam için bir köprüydü. Bugün Kadırga’nın yüzü değişmiş; sokaklar canlı, dükkanlar çok, pansiyonlar ve turist akını var.
During school days, we walked to Gedikpaşa Middle School; at noon, I’d return home and take food to my father’s shop. These rituals were a bridge for both my body and memory. Today, Kadırga’s face has changed; the streets are lively, filled with shops, guesthouses, and a flood of tourists.
Kadırga gibi tarihsel depremler yaşamış mahallelerde, uzun vadeli psikolojik travma ve toplumsal hafıza nasıl etkileşir ve psikoloji, sosyoloji ve kentsel çalışmalar birleştiği disiplinler arası yaklaşımlar, iyileşmeyi ve kültürel korumayı nasıl güçlendirebilir?
How do long-term psychological trauma and social memory interact to shape community resilience in neighborhoods like Kadırga, which have experienced historical earthquakes, and what interdisciplinary approaches, combining psychology, sociology, and urban studies, can enhance recovery and cultural preservation?
Psikolojik Travma: Deprem gibi olaylardan kaynaklanan duygusal ve psikolojik sıkıntı, genellikle uzun vadeli ruh sağlığı sorunlarına yol açar [1].
Psychological Trauma: Emotional and psychological distress resulting from events like earthquakes, often leading to long-term mental health challenges [1].
Toplumsal Hafıza: Bir topluluk içinde geçmiş olayların kolektif hatırlanması, kimlik ve dirençliliği etkiler [2].
Social Memory: Collective remembrance of past events within a community, influencing identity and resilience [2].
Toplumsal Dirençlilik: Bir topluluğun sosyal, kültürel ve yapısal mekanizmalar yoluyla felaketlerden uyum sağlama ve iyileşme yeteneği [3].
Community Resilience: The ability of a community to adapt and recover from disasters through social, cultural, and structural mechanisms [3].
[1] Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Felaketlerden sonra travma sonrası stres bozukluğu: Sistematik bir inceleme. Psikolojik Tıp, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
[1] Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Post-traumatic stress disorder following disasters: A systematic review. Psychological Medicine, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
[2] Halbwachs, M. (1992). Toplumsal hafıza üzerine. Chicago Üniversitesi Yayınları.
[2] Halbwachs, M. (1992). On collective memory. University of Chicago Press.
[3] Norris, F. H., Stevens, S. P., Pfefferbaum, B., Wyche, K. F., & Pfefferbaum, R. L. (2008). Toplumsal dirençlilik: Felaket hazırlığı için bir metafor, teori, kapasite seti ve strateji. Amerikan Toplumsal Psikoloji Dergisi, 41(1–2), 127–150. https://doi.org/10.1007/s10464-007-9156-6
[3] Norris, F. H., Stevens, S. P., Pfefferbaum, B., Wyche, K. F., & Pfefferbaum, R. L. (2008). Community resilience as a metaphor, theory, set of capacities, and strategy for disaster readiness. American Journal of Community Psychology, 41(1–2), 127–150. https://doi.org/10.1007/s10464-007-9156-6
Kadırga, Bizans döneminde Kontoskálion olarak bilinen bir liman semtiydi ve 6. yüzyıldan 18. yüzyıl ortalarına kadar bu işlevi sürdürdü. 1509’daki ‘Küçük Kıyamet’ depremi (yaklaşık 7.2 büyüklüğünde), Kadırga’daki ahşap evlerde ciddi hasara yol açtı; bu deprem, Osmanlı tarihindeki en yıkıcı olaylardan biri olarak kaydedildi. 22 Mayıs 1766 depremi (~7.1 büyüklüğünde) ve 10 Temmuz 1894 depremi (~6.8 büyüklüğünde) de bölgeyi etkiledi, özellikle yaşlanan ahşap yapılar çöken çatılar ve duvarlarla zarar gördü. Ahşap yapıların esnekliği, taş binalara kıyasla daha iyi dayanmalarını sağladı, ancak çevresel bozulmalar (örneğin çürüme, böcek hasarı) modern koruma tekniklerini zorunlu kılıyor. Çelik bağlar ve tahribatsız test yöntemleri gibi yenilikler, bu yapıların sismik dayanıklılığını artırmak için öneriliyor. Kuzey Anadolu Fayı’na yakınlığı nedeniyle Kadırga, günümüzde de sismik risk altında; bu nedenle güncel yapı kodeksleri ve miras koruma stratejileri kritik önem taşıyor.
Kadırga, known as Kontoskálion during the Byzantine period, was a harbor neighborhood from the 6th to the mid-18th century. The 1509 ‘Little Apocalypse’ earthquake (~7.2 magnitude) caused significant damage to wooden houses in Kadırga, recorded as one of the most devastating events in Ottoman history. The May 22, 1766 (~7.1 magnitude) and July 10, 1894 (~6.8 magnitude) earthquakes also impacted the area, with aging wooden structures suffering collapsed roofs and walls. The flexibility of wooden buildings allowed better resilience compared to stone structures, but environmental degradation (e.g., rot, insect damage) necessitates modern preservation techniques. Innovations like steel ties and non-destructive testing are recommended to enhance seismic resilience. Kadırga’s proximity to the North Anatolian Fault keeps it at high seismic risk, making updated building codes and heritage preservation strategies essential.
Sismoloji, tarih ve sosyolojiyi entegre eden disiplinler arası araştırmalar, Kadırga gibi deprem riski yüksek bölgelerde tarihi ahşap yapıları kültürel önemini korurken ve gelecekteki sismik olaylara karşı toplumsal dirençliliği artırırken nasıl koruma stratejileri oluşturabilir?
How can interdisciplinary research, integrating seismology, history, and sociology, inform strategies to preserve historical wooden structures in earthquake-prone areas like Kadırga while maintaining their cultural significance and enhancing community resilience to future seismic events?
Seismic Resilience: The capacity of structures to withstand earthquake forces, often enhanced by flexible materials like wood [1].
Kültürel Önem: Miras alanlarının tarihi ve sosyal değeri, topluluk kimliğini ve hafızasını şekillendirir [2].
Cultural Significance: The historical and social value of heritage sites, shaping community identity and memory [2].
Toplumsal Dirençlilik: Sosyal uyum ve uyarlanabilir stratejilerle desteklenen, felaketlerden iyileşme için kolektif yetenek [3].
Community Resilience: The collective ability to recover from disasters, supported by social cohesion and adaptive strategies [3].
[1] Ambraseys, N. (2001). 1509 Marmara Denizi depremi, Türkiye, yeniden incelendi. Sismoloji Topluluğu Bülteni, 91(6), 1397–1416. https://doi.org/10.1785/0120000305
[1] Ambraseys, N. (2001). The earthquake of 1509 in the Sea of Marmara, Turkey, revisited. Bulletin of the Seismological Society of America, 91(6), 1397–1416. https://doi.org/10.1785/0120000305
[2] Lowenthal, D. (1998). Miras seferi ve tarihin ganimetleri. Cambridge Üniversitesi Yayınları.
[2] Lowenthal, D. (1998). The heritage crusade and the spoils of history. Cambridge University Press.
[3] Norris, F. H., Stevens, S. P., Pfefferbaum, B., Wyche, K. F., & Pfefferbaum, R. L. (2008). Toplumsal dirençlilik: Felaket hazırlığı için bir metafor, teori, kapasite seti ve strateji. Amerikan Toplumsal Psikoloji Dergisi, 41(1–2), 127–150. https://doi.org/10.1007/s10464-007-9156-6
[3] Norris, F. H., Stevens, S. P., Pfefferbaum, B., Wyche, K. F., & Pfefferbaum, R. L. (2008). Community resilience as a metaphor, theory, set of capacities, and strategy for disaster readiness. American Journal of Community Psychology, 41(1–2), 127–150. https://doi.org/10.1007/s10464-007-9156-6
Öne Çıkan Mekânlar
Notable Places to Visit
Sokullu Mehmet Paşa Camii hakkında tanıtım videosu
Introduction video about Sokullu Mehmet Paşa Mosque
Sokullu Mehmet Paşa Camii — Mimar Sinan’ın 1571/72’de tasarladığı bu cami, Osmanlı mimarisinin başyapıtlarından biridir. Dik bir yamaçta yer almasına rağmen, Sinan’ın iki katlı avlu tasarımıyla bu zorluk aşılmıştır; alt kattaki dükkanlar bakım için gelir sağlarken, üst kattaki medrese odaları eğitim merkezi olarak hizmet vermiştir. Caminin 13 metre çapındaki kubbesi dört yarım kubbe ile desteklenir ve iç mekan, mavi, kırmızı ve yeşil çiçek desenli İznik çinileriyle süslenmiştir. Mihrap, minber ve girişte Mekke’deki Kabe’den parçalar bulunur. Depremlere karşı dayanıklılığı, ağırlık kuleleri ve esnek bağlantılarla sağlanmıştır, ancak modern güçlendirme önerilmektedir.
Sokullu Mehmet Paşa Mosque — Designed by Mimar Sinan in 1571/72, this mosque is a masterpiece of Ottoman architecture. Built on a steep slope, Sinan’s two-story courtyard design overcame this challenge; lower-level shops generate maintenance revenue, while the upper-level madrasa rooms served as an educational hub. The 13-meter-diameter dome is supported by four semi-domes, and the interior is adorned with blue, red, and green floral Iznik tiles. Fragments of the Kaaba in Mecca are embedded above the mihrab, minbar, and entrance. Its seismic resilience, aided by weight towers and flexible joints, has been tested by historical earthquakes, though modern retrofitting is recommended.
Sokullu Mehmet Paşa Camii — Mimar Sinan’ın 1571/72’de tasarladığı bu cami, Osmanlı mimarisinin başyapıtlarından biridir. Dik bir yamaçta yer almasına rağmen, Sinan’ın iki katlı avlu tasarımıyla bu zorluk aşılmıştır; alt kattaki dükkanlar bakım için gelir sağlarken, üst kattaki medrese odaları eğitim merkezi olarak hizmet vermiştir. Caminin 13 metre çapındaki kubbesi dört yarım kubbe ile desteklenir ve iç mekan, mavi, kırmızı ve yeşil çiçek desenli İznik çinileriyle süslenmiştir. Mihrap, minber ve girişte Mekke’deki Kabe’den parçalar bulunur. Depremlere karşı dayanıklılığı, ağırlık kuleleri ve esnek bağlantılarla sağlanmıştır, ancak modern güçlendirme önerilmektedir.
Sokullu Mehmet Paşa Mosque — Designed by Mimar Sinan in 1571/72, this mosque is a masterpiece of Ottoman architecture. Built on a steep slope, Sinan’s two-story courtyard design overcame this challenge; lower-level shops generate maintenance revenue, while the upper-level madrasa rooms served as an educational hub. The 13-meter-diameter dome is supported by four semi-domes, and the interior is adorned with blue, red, and green floral Iznik tiles. Fragments of the Kaaba in Mecca are embedded above the mihrab, minbar, and entrance. Its seismic resilience, aided by weight towers and flexible joints, has been tested by historical earthquakes, though modern retrofitting is recommended.
Şehsuvar Bey Sokağı hakkında tanıtım videosu
Introduction video about Şehsuvar Bey Street
Şehsuvar Bey Sokağı — 18. yüzyıl ahşap evleriyle Osmanlı mimarisinin canlı bir örneğidir. Cumbalı cepheleri ve taş döşemeli yoluyla dikkat çeker. Bu evler, esnek ahşap çerçeveleri sayesinde depremlere karşı dayanıklı olmuş, ancak çevresel faktörler nedeniyle yıpranmıştır. Son restorasyonlarla bazı evler butik pansiyon ve restoranlara dönüştürülerek kültürel miras turizme entegre edilmiştir. Tahribatsız güçlendirme teknikleri, bu yapıların korunması için önerilmektedir.
Şehsuvar Bey Street — A vibrant example of 18th-century Ottoman architecture with its wooden houses featuring overhanging bays and stone paving. These structures survived earthquakes due to flexible timber frames but have deteriorated due to environmental factors. Recent restorations have transformed some into boutique guesthouses and restaurants, integrating cultural heritage with tourism. Non-invasive reinforcement techniques are recommended for preservation.
Şehsuvar Bey Sokağı — 18. yüzyıl ahşap evleriyle Osmanlı mimarisinin canlı bir örneğidir. Cumbalı cepheleri ve taş döşemeli yoluyla dikkat çeker. Bu evler, esnek ahşap çerçeveleri sayesinde depremlere karşı dayanıklı olmuş, ancak çevresel faktörler nedeniyle yıpranmıştır. Son restorasyonlarla bazı evler butik pansiyon ve restoranlara dönüştürülerek kültürel miras turizme entegre edilmiştir. Tahribatsız güçlendirme teknikleri, bu yapıların korunması için önerilmektedir.
Şehsuvar Bey Street — A vibrant example of 18th-century Ottoman architecture with its wooden houses featuring overhanging bays and stone paving. These structures survived earthquakes due to flexible timber frames but have deteriorated due to environmental factors. Recent restorations have transformed some into boutique guesthouses and restaurants, integrating cultural heritage with tourism. Non-invasive reinforcement techniques are recommended for preservation.
Özbekler Tekkesi hakkında tanıtım videosu
Introduction video about Özbekler Tekkesi
Özbekler Tekkesi — 1692’de Ismail Bey tarafından inşa edilen bu tekke, Nakşibendi dervişlerine ev sahipliği yapmıştır. Hafif yapısı depremlere karşı dayanıklılık sağlamış, ancak 1965’teki yangında ahşap çatısı zarar görmüştür. 2006–2008’de restore edilerek İstanbul Tasarım Merkezi’ne dönüştürülmüştür. Tekke, Kadırga’nın kültürel çeşitliliğini yansıtır ve modern yangın önleme ile sismik güçlendirme gerektirir.
Özbekler Tekkesi — Built in 1692 by Ismail Bey, this lodge hosted Naqshbandi dervishes. Its lightweight construction aided earthquake resilience, but a 1965 fire damaged its wooden roof. Restored in 2006–2008, it now houses the Istanbul Design Center. The tekke reflects Kadırga’s cultural diversity, requiring modern fireproofing and seismic retrofitting.
Özbekler Tekkesi — 1692’de Ismail Bey tarafından inşa edilen bu tekke, Nakşibendi dervişlerine ev sahipliği yapmıştır. Hafif yapısı depremlere karşı dayanıklılık sağlamış, ancak 1965’teki yangında ahşap çatısı zarar görmüştür. 2006–2008’de restore edilerek İstanbul Tasarım Merkezi’ne dönüştürülmüştür. Tekke, Kadırga’nın kültürel çeşitliliğini yansıtır ve modern yangın önleme ile sismik güçlendirme gerektirir.
Özbekler Tekkesi — Built in 1692 by Ismail Bey, this lodge hosted Naqshbandi dervishes. Its lightweight construction aided earthquake resilience, but a 1965 fire damaged its wooden roof. Restored in 2006–2008, it now houses the Istanbul Design Center. The tekke reflects Kadırga’s cultural diversity, requiring modern fireproofing and seismic retrofitting.
Cinci Sahası hakkında tanıtım videosu
Introduction video about Cinci Sahası
Cinci Sahası — Mahallenin spor hafızasını yansıtan tarihi bir alan. Adını muhtemelen 17. yüzyıl alimi Cinci Hoca’dan alan bu saha, topluluk etkinlikleri için kullanılmıştır. Açık düzeni, deprem etkilerini azaltmış, ancak kültürel miras olarak korunması için toplum odaklı turizm girişimleri önerilmektedir.
Cinci Sahası — A historical area reflecting the neighborhood’s sports heritage, likely named after 17th-century scholar Cinci Hoca. Used for community events, its open layout minimized earthquake impact. Community-driven tourism initiatives are recommended to preserve it as intangible heritage.
Cinci Sahası — Mahallenin spor hafızasını yansıtan tarihi bir alan. Adını muhtemelen 17. yüzyıl alimi Cinci Hoca’dan alan bu saha, topluluk etkinlikleri için kullanılmıştır. Açık düzeni, deprem etkilerini azaltmış, ancak kültürel miras olarak korunması için toplum odaklı turizm girişimleri önerilmektedir.
Cinci Sahası — A historical area reflecting the neighborhood’s sports heritage, likely named after 17th-century scholar Cinci Hoca. Used for community events, its open layout minimized earthquake impact. Community-driven tourism initiatives are recommended to preserve it as intangible heritage.
Katip Sinan Yokuşu’ndan tarihi bir kare.
A historical view from Katip Sinan Slope.
Kadırga gibi depremden etkilenen bölgelerde kültürel miras turizmi, sosyoloji, psikoloji ve mimari miras çalışmalarından disiplinler arası içgörülerle ekonomik faydaları, toplumsal hafızanın korunması ve psikolojik travmanın hafifletilmesiyle nasıl dengeleyebilir?
How can cultural heritage tourism in earthquake-affected areas like Kadırga balance economic benefits with the preservation of social memory and mitigation of psychological trauma, using interdisciplinary insights from sociology, psychology, and architectural heritage studies?
Kültürel Miras Turizmi: Tarihi ve kültürel alanları deneyimlemeye odaklanan turizm, yerel ekonomilere katkıda bulunur ancak metalaşma riski taşır (Timothy & Boyd, 2006).
Cultural Heritage Tourism: Tourism focused on experiencing historical and cultural sites, contributing to local economies but risking commodification (Timothy & Boyd, 2006).
Toplumsal Hafıza: Kültürel kimliği ve tarihi deneyimleri koruyan topluluk anlatıları (Halbwachs, 1992).
Social Memory: Shared community narratives that preserve cultural identity and historical experiences (Halbwachs, 1992).
Psikolojik Travma: Felaketlerden kaynaklanan uzun vadeli ruh sağlığı etkileri, topluluk temelli müdahaleler gerektirir (Neria et al., 2008).
Psychological Trauma: Long-term mental health impacts from disasters, requiring community-based interventions (Neria et al., 2008).
Halbwachs, M. (1992). Toplumsal hafıza üzerine. Chicago Üniversitesi Yayınları.
Halbwachs, M. (1992). On collective memory. University of Chicago Press.
Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Felaketlerden sonra travma sonrası stres bozukluğu: Sistematik bir inceleme. Psikolojik Tıp, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Post-traumatic stress disorder following disasters: A systematic review. Psychological Medicine, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
Timothy, D. J., & Boyd, S. W. (2006). 21. yüzyılda miras turizmi: Değerli gelenekler ve yeni perspektifler. Miras Turizmi Dergisi, 1(1), 1–16. https://doi.org/10.1080/17438730608668462
Timothy, D. J., & Boyd, S. W. (2006). Heritage tourism in the 21st century: Valued traditions and new perspectives. Journal of Heritage Tourism, 1(1), 1–16. https://doi.org/10.1080/17438730608668462
Yıllar sonra, Aksaray’dan Laleli’ye ve oradan da Kadırga’ya araba ile gitmeye karar verdim. Oysa bu yollar bana hep yürüyerek gidip gelmenin huzurunu hatırlattı: Katip Sinan Yokuşunu tırmanır, Doğramacı Emin Çıkmazından geçer, çocukluğumun bildiği kesitleri gözetirdim. Okul günlerinde Gedikpaşa Ortaokulu’na yürürdük; öğle arasında eve gelir, sonra babamın dükkânına yemek götürürdüm. Bu yürüyüşler hem bedenim hem hafızam için bir ritüeldi.
Bugün ise Kadırga’nın yüzü değişmiş; sokaklar canlı, dükkanlar çok; pansiyonlar, restoranlar ve turist akını var. Araba ile girdiğimde trafik neredeyse durma noktasındaydı; birçok küçük sokak artık araçların hakimiyetinde değil. Yol boyunca eski evlerin restorasyonla nasıl işlev değişikliğine uğradığını gözlemledim: bir zamanlar bakımsız ahşap evler şimdi özenle boyanmış, panjurları yenilenmiş ve restoran / butik pansiyon olmuşlardı. Bu değişimi ne yargılayarak ne de tam bir hayranlıkla karşılamak istiyorum — daha çok kentsel dönüşümün, turizmin ve yerel yaşamın karmaşık etkileşimi olarak görüyorum.
Okula uğramak istedim; Kadırga Anadolu Meslek Lisesi’nin kapıları, müdürün yokluğunda araç girişine kapalıydı. Müdür yardımcısıyla kısa bir görüşme yaptım; daha sıcak bir kabul beklerdim ama herkes meşguldu. Bu deneyim bana şunu söyledi: mezun-öğrenci ilişkileri ve okulların topluma açılması üzerine hâlâ yapılacak çok iş var. Musa Sungur Hoca ile birlikte düzenlediğimiz deprem haftası konferansları hâlâ aklımda — onun vizyonu eksikliği hissediliyor.
Geri çıkarken Şehsuvar Bey Sokağı’ndaki ahşap Osmanlı evleri dikkatimi çekti. Bu evlerin cumbalı cepheleri, ahşap işçiliği ve sokağın taş döşemesi, Kadırga’nın neden tarihî önem taşıdığını gösteriyor. Özbekler Tekkesi gibi yapılar, hamamlar ve camiler bölgenin sosyal hafızasında merkezi bir rol oynuyor.
Bu ziyaretten aldığım not: Değişim kaçınılmaz; fakat yerel katılım, koruma politikaları ve mezun-yerel diyalogları sayesinde tarih ve günlük yaşam arasında daha adil bir denge kurulabilir.
Years later, I decided to drive from Aksaray to Laleli and then to Kadırga. Yet, these roads always reminded me of the peace of walking: I would climb Katip Sinan Slope, pass through Doğramacı Emin Alley, and observe the snippets of my childhood. During school days, we walked to Gedikpaşa Middle School; at noon, I’d return home and then take food to my father’s shop. These walks were a ritual for both my body and memory.
Today, however, Kadırga’s face has changed; the streets are lively, filled with shops, guesthouses, restaurants, and a flood of tourists. When I entered by car, traffic was almost at a standstill; many small streets are no longer dominated by vehicles. Along the way, I observed how old wooden houses had undergone functional changes through restoration: once-neglected houses are now carefully painted, with renewed shutters, turned into restaurants or boutique guesthouses. I neither judge nor fully admire this change—rather, I see it as the complex interaction of urban transformation, tourism, and local life.
I wanted to visit the school; the gates of Kadırga Vocational High School were closed to vehicles due to the absence of the principal. I had a brief meeting with the vice-principal; I expected a warmer welcome, but everyone was busy. This experience told me: there is still much work to be done regarding alumni-student relationships and schools opening up to the community. The earthquake week conferences I organized with Musa Sungur Hoca still linger in my mind—his vision is sorely missed.
As I left, the wooden Ottoman houses on Şehsuvar Bey Street caught my eye. Their overhanging bays, wooden craftsmanship, and the street’s stone paving demonstrate why Kadırga holds historical significance. Structures like Özbekler Tekkesi, hammams, and mosques play a central role in the region’s social memory.
Note from this visit: Change is inevitable; however, with local participation, preservation policies, and alumni-local dialogues, a more equitable balance can be struck between history and daily life.
Kentsel planlama, psikoloji ve sosyolojiyi birleştiren disiplinler arası yaklaşımlar, Kadırga’da yerel katılımı teşvik ederek kentsel dönüşümü, toplumsal hafızanın korunması ve tarihi depremlerin uzun vadeli psikolojik etkilerine karşı dirençlilikle nasıl dengeleyebilir?
How can interdisciplinary approaches, combining urban planning, psychology, and sociology, foster local participation in Kadırga to balance urban transformation with the preservation of social memory and resilience against long-term psychological impacts of historical earthquakes?
Kentsel Dönüşüm: Kentsel alanların yeniden geliştirilme süreci, genellikle kültürel ve sosyal yapıları etkiler (Smith, 2002).
Urban Transformation: The process of redeveloping urban areas, often impacting cultural and social structures (Smith, 2002).
Toplumsal Hafıza: Topluluk kimliğini ve dirençliliği şekillendiren kolektif tarihi anlatılar (Halbwachs, 1992).
Social Memory: Collective historical narratives that shape community identity and resilience (Halbwachs, 1992).
Psikolojik Etkiler: Felaketlerden kaynaklanan duygusal ve ruhsal sağlık etkileri, uzun vadeli topluluk desteği gerektirir (Neria et al., 2008).
Psychological Impacts: Emotional and mental health effects from disasters, requiring long-term community support (Neria et al., 2008).
Halbwachs, M. (1992). Toplumsal hafıza üzerine. Chicago Üniversitesi Yayınları.
Halbwachs, M. (1992). On collective memory. University of Chicago Press.
Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Felaketlerden sonra travma sonrası stres bozukluğu: Sistematik bir inceleme. Psikolojik Tıp, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
Neria, Y., Nandi, A., & Galea, S. (2008). Post-traumatic stress disorder following disasters: A systematic review. Psychological Medicine, 38(4), 467–480. https://doi.org/10.1017/S0033291707001353
Smith, N. (2002). Yeni küreselcilik, yeni kentleşme: Küresel kentsel strateji olarak soylulaştırma. Antipode, 34(3), 427–450. https://doi.org/10.1111/1467-8330.00249
Smith, N. (2002). New globalism, new urbanism: Gentrification as global urban strategy. Antipode, 34(3), 427–450. https://doi.org/10.1111/1467-8330.00249