Yumuşak Becerilerin Önemi ve Başarıya Giden Yol

Saygıdeğer hocamız Prof. Dr. Nazif Gürdoğan, vefalı nesiller ve değerli katılımcılar,

Bugün burada sizlerle birlikte olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Bu anlamlı Vefa Toplantısı'nda sizlere hitap etme şansı bulduğum için teşekkürlerimi sunarım.

Konuşmamın ana teması, günümüzün mühendislik dünyasında teknik becerilerin yanında yumuşak becerilere de sahip olmanın kritik önemidir.

Teknik beceriler, mühendislik disiplininin temelini oluşturur ve kuşkusuz hayati önem taşır. Matematik, fizik, kimya ve mühendislik bilimleri gibi alanlardaki bilgi ve beceriler, mühendislik problemlerini çözmek için gerekli araçları sağlar.

Fakat günümüzün rekabetçi ve sürekli değişen ortamında, teknik becerilere sahip olmak tek başına yeterli değildir. Başarılı bir mühendis olmak için iletişim, takım çalışması, problem çözme, liderlik ve sunum gibi yumuşak becerilere de sahip olmak gerekir.

Bu noktada, Prof. Dr. Nazif Gürdoğan'ın bir telefon görüşmesi örneği, yumuşak becerilerin kullanılmasının en güzel örneklerinden biridir. Görüşme sırasında hocamızın karşıdaki kişiyi dikkatle dinleme, empati kurma ve sorunun çözümüne yönelik adımlar atma gibi becerilerini gözlemleme şansı bulduk. Bu beceriler sadece mühendislik alanında değil, hayatın her alanında başarı için gereklidir.

Kanada'da edindiğim deneyimler de bana yumuşak becerilerin önemini açıkça gösterdi. Orada, teknik becerilere sahip birçok insanla tanıştım. Fakat yumuşak becerilere sahip olanlar, iş bulma ve kariyer yapma konusunda daha başarılı oldular.

Teknik becerilerle işe girilir, ancak yumuşak becerilerle iş yükselir. Yumuşak beceriler eksikliği, teknik becerilere sahip insanları bile geride bırakabilir.

Özetle, günümüzün mühendislik dünyasında teknik becerilerin yanında yumuşak becerilere de sahip olmak kritik önem taşımaktadır. Başarılı bir mühendis olmak için bu becerilere yatırım yapmak ve geliştirmek son derece önemlidir.

Prof. Dr. Nazif Gürdoğan'ın bize göstermiş olduğu örneklerden ilham alarak, kendimizi geliştirmeye ve geleceğe hazırlamaya devam edelim.

Deprem Haftası Röportajı: Prof. Dr. Ali Osman ÖNCEL ile Deprem Gerçeği ve Bilinçlendirmenin Önemi

1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla, alanında uzman ve deneyimli bir akademisyen olan Prof. Dr. Ali Osman Öncel ile deprem gerçeği ve bilinçlendirmenin önemi üzerine, İttifak Gazetesi olarak bir röportaj gerçekleştirdik. Röportajımızda Prof. Dr. Ali Osman Öncel depremlerin doğası ve riskleri, Türkiye'deki deprem gerçeği, depreme karşı hazırlık ve bilinçlendirme çalışmaları gibi konularda önemli bilgiler verdi. İki bölüm olarak 6 Mart (Bölüm 1) ve 8 Mart (Bölüm 2) tarihli İttifak Gazetesinde yayınlandı.

Nazif Gürdoğan Hocamıza Vefa ve Yolculuk Deneyimi

Bu blog yazısında, Nazif Gürdoğan hocamıza OSTİM Teknik Üniversitesi'nde düzenlenen vefa programında yaşadıklarımızı ve hocamızla ilgili anılarımızı paylaşıyoruz.

Yazıda şunlara değiniyoruz:

• Hocamızla birlikte çıktığımız unutulmaz bir yolculuk
• Üniversite-sanayi iş birliği için atılan adımlar
• Hafta Sonu MBA Programları ile daha erişilebilir eğitim
• Sakıp Sabancı ve Turgut Özal'ın iş birliği hikayesi
• Mehmet Akif İnan Vakfı'na öneriler
• Vefa Sempozyumu önerileri

Umarım bu yazı, Nazif Gürdoğan hocamızı ve onun değerli katkılarını daha geniş kitlelere ulaştırmada yardımcı olur.

Depremde Binalar Neden Yıkılıyor?

Merhaba!

Bu blog yazısında, depremlerde binaların neden yıkıldığını, zeminin rolünü ve bu konuda neler yapılabileceğini inceleyeceğiz. Konuk olarak, deprem mühendisliği alanında uzman ile bir röportaj yaptık.

Röportajımızda şu konulara değineceğiz:

• Depremlerde binaların yıkılmasının tek sebebi depremin büyüklüğü ve şiddeti mi?
• Zemin etüdü nedir ve neden önemlidir?
• Zemin etüdü nasıl yapılır?
• Yetkili mühendisin rolü nedir?
• Türkiye ve diğer ülkelerde zemin etüdü çalışmaları nasıl isimlendiriliyor?
• Farklı isimlendirmelerin kapsamında bir fark var mı?
• Farklı ülkelerde zemin etüdü çalışmaları için kullanılan standartlar ve yönetmelikler nelerdir?
• Türkiye'de zemin etüdü çalışmaları için hangi standartlar ve yönetmelikler kullanılıyor?
• Zemin etüdü yaptırmanın önemi nedir?
• Bireysel olarak zemin etüdü yaptırmak mümkün mü?
• Zemin etüdü yaptırmanın maliyeti nedir?

Röportajımızı okuyarak depremlerde binaların neden yıkıldığını ve bu konuda neler yapılabileceğini daha iyi anlayabilirsiniz.

Deprem: Yeraltının Gücünden Dersler

Deprem, doğanın en yıkıcı güçlerinden biri. Bir anda hayatımızı altüst eden, sevdiklerimizi elimizden alan bir doğa olayı. Peki, bu yıkıcı güce karşı çaresiz miyiz? Yoksa depremden ders çıkarmak mümkün mü?

Jeofizik bize ne anlatıyor?

Deprem, zeminlerin ne kadar sağlam olduğunu gösteren bir öğretmen gibidir. Yıkılan binalar, zayıf zeminlere inşa edilmiş veya depreme dayanıklı olmayan binalardır. Her ne kadar genelde tüm zeminler kaya nitelikli kabul edilerek yıkılan binalarda yıkım nedeninin tasarım, malzeme ve işçilik olduğu varsayılsa da, zemin etkeni de göz ardı edilemez. Her iki faktör de yıkımda rol oynayabilir.

Jeofizik Güvenli Şehirler:

Depremden ders çıkaran ülkeler, Jeofizik Güvenli Şehirler inşa etmeye çalışır. Bu, bilimin ve mühendisliğin gücünü kullanarak depreme karşı dirençli şehirler inşa etmeyi amaçlar.

Jeofizik Güvenli Şehirlerin Özellikleri:

• Bilimsel Zemin Etütleri: Her zemin her binayı taşıyamaz. Depreme dayanıklı binalar inşa etmek için zeminin sağlamlığı bilimsel yöntemlerle araştırılmalıdır.
• Deprem Yönetmelikleri: Binalar, depreme dayanıklılık standartlarını belirleyen yönetmeliklere uygun şekilde inşa edilmelidir.
• Güvenli Şehir Planlaması: Şehirler, deprem riski göz önünde bulundurularak planlanmalıdır. Acil durum yolları, toplanma alanları ve acil durum binaları gibi unsurlar şehir planlamasına dahil edilmelidir.
• Toplum Bilinci: Deprem konusunda toplum bilinçlendirilmeli ve gerekli önlemler konusunda bilgilendirilmelidir.

Dünyadan Jeofizik Güvenli Şehir Örnekleri:

• Amerika: San Francisco, Kaliforniya. 1906'daki büyük depremden sonra şehir, depreme dayanıklı binalar inşa etmeye ve şehir planlamasını depreme göre yapmaya başladı.
• Avrupa: İstanbul, Türkiye. Tarihi boyunca birçok deprem yaşayan İstanbul, son yıllarda depreme dayanıklı binalar inşa etmeye ve şehir planlamasını depreme göre yapmaya başladı.
• Japonya: Tokyo. Dünyanın en deprem aktif bölgelerinden birinde bulunan Tokyo, depreme dayanıklı binalar inşa etme ve şehir planlamasını depreme göre yapma konusunda oldukça başarılı.

Türkiye'de Jeofizik Güvenli Şehirleşme için Öneriler:

• Mevcut binaların depreme dayanıklılık testi yapılarak gerekli güçlendirmelerin yapılması
• Yeni binaların depreme dayanıklı yönetmeliklere uygun şekilde inşa edilmesi
• Şehir planlamasının deprem riski göz önünde bulundurularak yapılması
• Deprem konusunda toplum bilincinin artırılması

Unutmayalım:

Depremden ders çıkarmak ve gerekli önlemleri almakla can ve mal kaybını önleyebiliriz. Hepimiz daha güvenli bir gelecek için elimizden geleni yapmalıyız.

Depreme Karşı Dirençli Binalar: 3 Boyutlu VS30 Araştırmaları Neden Önemli?

Türkiye, aktif deprem bölgeleri üzerinde yer alan bir ülke. Bu nedenle, depreme karşı dayanıklı binalar inşa etmek hayati önem taşıyor. Binaların depreme karşı direncini artırmak için birçok yöntem var, ancak en önemlilerinden biri 3 boyutlu VS30 araştırmaları.

VS30 Nedir?

VS30, zemin profilinin ilk 30 metresi boyunca ortalama S dalgası hızını temsil eder. S dalgaları, depremler sırasında binaları en çok etkileyen dalga türüdür. VS30 değeri ne kadar yüksek olursa, zemin o kadar sağlam ve depreme karşı dayanıklı olur.

3 Boyutlu VS30 Araştırmaları Neden Önemli?

Geleneksel VS30 araştırmaları, tek bir noktadan veri toplayarak zemin profilinin 2 boyutlu bir görüntüsünü oluşturur. 3 boyutlu VS30 araştırmaları ise, birden fazla noktadan veri toplayarak zemin profilinin 3 boyutlu bir görüntüsünü oluşturur. Bu, zeminin sağlamlığının ve depreme karşı direncinin daha doğru bir şekilde değerlendirilmesini sağlar.

3 boyutlu VS30 araştırmalarının önemi şu şekilde özetlenebilir:

• Daha doğru bilgi sağlar: Zemin profilinin 3 boyutlu bir görüntüsünü oluşturarak, zeminin sağlamlığı ve depreme karşı direnci hakkında daha doğru bilgi sağlar.
• Daha güvenli binalar inşa edilmesine yardımcı olur: Daha doğru bilgi sayesinde, binaların depreme karşı daha dayanıklı olacak şekilde tasarlanmasına yardımcı olur.
• Can ve mal güvenliğini artırır: Daha güvenli binalar inşa edilmesi, can ve mal güvenliğinin artmasına katkıda bulunur.

3 Boyutlu VS30 Araştırmaları Nasıl Yapılır?

3 boyutlu VS30 araştırmaları, sismik jeofizik yöntemler kullanılarak yapılır. Bu yöntemler, zemin profilinin farklı katmanlarının S dalgası hızlarını ölçmeye dayanır. Sismik jeofizik yöntemler arasında şunlar yer alır:

• Yüzey dalgası sismik yöntemleri: Bu yöntemler, zemin yüzeyine yerleştirilen sensörler kullanarak S dalgalarının hızını ölçer.
• Aktif kaynaklı sismik yöntemler: Bu yöntemler, zemin altına yerleştirilen patlayıcılar veya vibratörler kullanarak S dalgaları üretir ve bu dalgaların hızını ölçer.

3 Boyutlu VS30 Araştırmaları Kimler Tarafından Yapılır?

3 boyutlu VS30 araştırmaları, jeofizik mühendisleri tarafından yapılır. Jeofizik mühendisleri, zemin profilinin özelliklerini ve depreme karşı direncini değerlendirmek için sismik jeofizik yöntemler konusunda uzmanlaşmış mühendislerdir.

Sonuç

3 boyutlu VS30 araştırmaları, depreme karşı dirençli binalar inşa etmek için önemli bir araçtır. Bu araştırmalar sayesinde, zemin profilinin daha doğru bir şekilde değerlendirilmesi ve daha güvenli binaların tasarlanması mümkün olmaktadır.

Eğer bina inşa etmeyi planlıyorsanız, 3 boyutlu VS30 araştırması yaptırmanız bina sakinlerinin can ve mal güvenliği için büyük önem taşımaktadır.

Liderlik: Büyüten Güç, Yöneticilik: Sürükleyen Güç!

Herkes lider olabilir mi? Peki, liderlik tam olarak nedir? Yöneticilikten farkı nedir?

Bu blog yazımda, liderlik ve yöneticilik arasındaki farkları inceleyeceğiz. Gerçek bir liderin sahip olması gereken özellikleri ve nasıl liderlik yapılabileceğini konuşacağız.

Ayrıca:

• Toplantılarda aktif katılımın ve görünür olmanın önemini
• Sosyal medyayı kullanarak nasıl liderlik yapılabileceğini
• Liderlik becerilerini geliştirmek için yapılabilecekleri

de ele alacağız.

Unutmayın, liderlik bir unvan veya makam değildir. Liderlik bir zihniyettir. Herkes kendi hayatında liderlik vasıflarını gösterebilir ve etrafındaki insanlara ilham verebilir.

Siz de liderlik vasıflarınızı geliştirmeye hazır mısınız?